Spoiler içeriyor
Öncelikle bugün 24 Kasım öğretmenler günü. Tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun. Bir gün değil her gün hatırlanması temennisiyle. Siz değerli raf ailesine bugün"Green Book" adlı filmi yorumlayacağım. İlgi ve alakanız için şimdiden teşekkürler. 🔸 Yönetmen: Peter Farrelly 🔸 Oyuncular:…devamıÖncelikle bugün 24 Kasım öğretmenler günü. Tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun. Bir gün değil her gün hatırlanması temennisiyle.
Siz değerli raf ailesine bugün"Green Book" adlı filmi yorumlayacağım. İlgi ve alakanız için şimdiden teşekkürler.
🔸 Yönetmen: Peter Farrelly
🔸 Oyuncular: Viggo Mortensen (Tony Lip) Mahershala Ali (Dr. Don Shirley)
Film, İtalyan kökenli bir beyazın, siyahi bir müzisyene çıkacağı turnede şoförlük yapmasını kabul etmesiyle gelişen olayları anlatan bir yol filmi aslında.
Film de Tony abimiz, Amerika'ya 1960'larda iş bulmak için gelmiş göçmen bir İtalyan işçidir. Ünlü bir piyanist olan Dr. Don Shirley bir turneye çıkmak ister ve bu turnede kendisine hem şoförlük yapıp hem de yardımcı olacak birisini arar. Aslın da Tony Lip bu iş için hiç de uygun değildir. Çünkü kendisi bir ırkçıdır. Filmin bir sahnesinde evine gelen siyahi polislerin kullandığı su bardağını çöpe atacak kadar ırkçıdır. Lakin çalışmış olduğu bar tadilata gireceği için işsiz kalıyor ve paraya ihtiyacı vardır. Çünkü bakmakla sorumlu olduğu bir ailesi vardır.
Kıt kanaat geçinirken. Bu şoförlük işi teklifi geliyor. Ve İş görüşmesi için Dr. Don Shirley'nin malikanesine gidiyor.
Ve görüşmeye gittiğinde şok oluyor. Zira patronunun siyahi birisi olacağını hiç tahmin etmiyordu.
Tony artık bu durumla yüzleşmek zorundadır. Zira, kendininkiyle karşılaştırdığında son derece lüks bir hayatla karşılaşıyor bu evde. Shirley, onu tahtı andıran bir koltukta karşılıyor ve evin her yeri son derece pahalı olduğu anlaşılan eşyalarla dolu. Sadece ten rengi sebebiyle, bir kısım insan tarafından ikinci sınıf görülmesine rağmen, kendi sınırları içerisinde lüks bir hayat yaşadığına şahit oluyoruz Don Shirley’nin. Yani Green Book, daha karakter kurulumu aşamasında ırkçılıkla ilgili genel algıyı kıran, söylemini bunun üzerine kuran bir hikâye anlatıyor.
Tony işlerini fiziksel güç ile halleden bir İtalyan göçmen. Dr. Don Shirley ise entelektüel bilgi birikimi ve zekasıyla olayların üstesinden gelmeye çalışan afro-amerikalı siyahi bir müzisyen. İkisi de birbirini tamamlıyor aslına bakıldığında. Fakat bu ikilinin arasındaki farklar, sadece ten renkleri ve karakter yapıları değil; aralarında sınıfsal bir fark da var. İşte Green Book’un klişelerini zarifçe lehine kullanıyor oluşu, kendini en çok burada gösteriyor. Hikâye akıp turne devam ettikçe, ikilinin arasındaki iletişim güçleniyor. Ama bu, sadece Tony’nin siyahlara karşı o zamana kadar takındığı nefret dolu tavrın yanlışlığıyla yüzleşmesiyle şekillenmiyor Green Book’ta. Aralarına sınıfsal farklılık da yerleştirilen bu iki karakteri ayıran mesafenin kısalması, sınıf ayrımı farkındalığının tetiklemesiyle oluyor. Sistem Tony’i bir işçi sınıf mensubu olarak dışarıda bırakırken, her ne kadar iyi bir müzisyen de olsa Don Shirley’e aynısını ten rengi üzerinden yapıyor.
Ve yönetmen bu ikiliyi son kerte de öyle bir birleştirip bir yapıt ortaya çıkarıyorki, klişe ırkçılık filmlerinden kendine özgü anlatımı ve senaryosuyla sıyrılıyor. Tabiki oyunculuklar da çok güzel olunca film tadından yenmiyor.
Ben izlerken çok beğenmiştim ve vakitin nasıl geçtiğini anlamamıştım. İnşallah da sizler beğenirsiniz.
İyi Seyirler dilerim..