"Belki sen benim bütün güzel düşüncelerimi yıkarsın." Söze nereden başlayacağımı bilmiyorum. En iyisi filmi tek kelime ile anlatacak olsam ne derdim bununla başlayayım. "Başyapıt". Evet tek kelime ile bir başyapıt... Hem de Türk Sinemasının unutulmaz bir başyapıtı. Bir başka deyişle…devamı"Belki sen benim bütün güzel düşüncelerimi yıkarsın."
Söze nereden başlayacağımı bilmiyorum. En iyisi filmi tek kelime ile anlatacak olsam ne derdim bununla başlayayım. "Başyapıt". Evet tek kelime ile bir başyapıt... Hem de Türk Sinemasının unutulmaz bir başyapıtı. Bir başka deyişle "Ben Senin Resmine Aşığım" repliğiyle akıllarda kalan unutulmaz bir başyapıt. Yine Metin Erksan, yine kalite, yine ustalık, yine muzzamlık.. Seni saygıyla anıyor ve ayakta alkışlıyorum Metin Erksan. 1965 yılında Türk Sinemasından böyle bir iş çıkması çok gurur verici bir olay benim için. Lakin gel görelim ki Yönetmen Metin Erksan filme dağıtımcı bulamamış ve film çekildiği dönem vizyona girememiş. Bu çok üzüntü verici bir durum. Bunun sebebi ise Erksan'ın dönemin filmlerinden çok farklı bir iş deneyimlemesi ve sinema sektörünün o dönemki filmler arasında bu filmin izleyiciler tarafından ilgi görmeyeceği öngörüsü. Film ancak avrupa sinemasında izlenilip beğenildikten sonra ülkemizde gösterime girebilmiştir. Bu gerçekten böylesine muazzam bir film için çok acı verici bir olay. Filmin hikayesi ve teması surete aşık olmak. Yönetmen bu temayı edebiyattan filme uyarlamış ve uyarlarken bunu filmde öylesine başarılı işlemiş ki şapka çıkarmak deyiminin hakkını vermiş. Gerek kurulan diyalogları olsun, gerek film içindeki atmosfer olsun, gerek filmin naif müzikleri olsun, gerek Müşfik Kenter'in oyunculuğu olsun, gerek senaryosu, gerek kurgusu ve işlenişi olsun, gerek görselliği olsun ve gerek etkileyiciliği olsun her bakımdan kusursuz bir eser. 65 yapımı bir filmden böyle bir etkileyicilik günümüz için beklemezdim. Yönetmen o dönemdeki aşkın değerini bizlere o kadar naif bir şekilde gösteriyor ki aradan 56 yıl geçmesi hiçbir şeyi değiştirmemiş ve film etkileyiciliğini korumuş. Bu filmi izlemek benim açımdan apayrı bir deneyim. Her yıl 1 kez izlerim. Filmin anlattığı şeyler gerçekten çok içten ve duygu dolu. Herkes kolay kolay bu filmi anlayamaz. Sevginin sadece bir insana değil de bir objeye bir resme yükleme olayı filmin sevgi felsefesini çok güçlendirmiş ve filmi olağanüstü kült bir seviyeye getirmiş. Filmin sinematografisine ise diyecek bir şey bulamıyorum. Muazzam ötesi bir sinematografi şöleni mevcut. Kamera bakış açıları, perspektif, dönemin İstanbul görüntüleri... Görsel şölenin tavan yaptığı bir çalışma. Özet olarak Sevmek Zamanı Türk Sinemasının unutulmaz yapımlarından biri olmakla birlikte benim yerimde benim kalbimde yeri ayrıdır. Görülmeye kesinlikle değer kült bir film. Şiddetle tavsiye ederim.
⭐10/10