Monte Cristo Kontu kitabının uyarlanmış son filmi. İzlediğim en güzel uyarlama filmdi. Kitaba fazla bağlı kalınmamıştı. Bu kitaba en bağlı kalan bi önceki paylaştığım uyarlamaydı. Bazı yerler kitaptan farklı olmasına rağmen kitaptakinden daha etkileyiciydi. Yönetmenin bakış açısıyla güzelleşen kısımlar oldu.…devamıMonte Cristo Kontu kitabının uyarlanmış son filmi. İzlediğim en güzel uyarlama filmdi.
Kitaba fazla bağlı kalınmamıştı. Bu kitaba en bağlı kalan bi önceki paylaştığım uyarlamaydı. Bazı yerler kitaptan farklı olmasına rağmen kitaptakinden daha etkileyiciydi. Yönetmenin bakış açısıyla güzelleşen kısımlar oldu.
Bu kitabın 3 farklı uyarlamasını izledim. Üçünde de oyuncu sayısı kitaba göre oldukça azdı. Kitapta önemli olup hiç değinilmiş karakterler ve olaylar da vardı. Bunlardan aklımda kalanları aşağıda spoiler uyarısıyla belirtecegim.
Oyuncu seçimleri çok güzeldi. Bi kere Rahip Faria'yı, Gladyatör'ün Marcus'u, Harry Potter'ın Dumbledore'unu oynayan Richard Harris gibi mükemmel bir oyuncu oynuyor. Mercedes rolündeki kadın da çok güzeldi.
Filmin ortalarında yine kitapta olduğu gibi tempo düştü ama yine kitaptaki gibi sonlara doğru çok güzel bir ivme kazandı. Dantes ile Villefort arasındaki son karşılaşma sahnesi çok güzeldi. Beni çok şaşırttı. İntikamın doruklara çıktığı sahneydi.
Genel anlamda akıcıydı. İzlerken pek sıkılmadım. Kitaptaki olayların bir kısmını da filme ekleselerdi çok daha güzel olabilirdi. Kitabı okuyan herkesin izlemesini öneririm.
PUANIM: 8.0/10👑⚔️
SPOİLER ❗❗❗
Filmde hiç bahsedilmeyen önemli karakterlerden bazıları şunlardı: Caderousse, Bertuccio, Eugenie, Andrea, Maximilien Morrel, Valentine, Haydée.
Filmde hiç bahsedilmeyen olaylardan bazıları şunlardı: Caderousse'nin Andrea ile yaptığı işbirlikleri ve Andrea'nın Caderousse'yi sattığı yerler, Andrea'nın Danglars'ın kızı Eugenie ile olan nişanı, Villefort'un evinde olan zehirlenmeler.
Filmin kitaptan farklı olduğu yerler👇.
Filmin başında Dantes ile Fernand birlikte Elbe Adası'na çıkıyorlardı. Kitapta ise asla Dantes ile Fernand bir arada gemiye binmiyorlardı. Ayrıca filmde başlarda Dantes ile Fernand arkadaştı. Kitapta birbirlerini hiç sevmemişlerdi. Bu arada Fernand'ın filmin başında mesleği gemi sahibinin temsilcisiydi.
Filmde Danglars kaptan yardımcısıydı. Kitapta ise gemi muhasebecisiydi.
Filmde Dantes, Mercedes ve babası ile yemek yerken tutuklanıyordu. Kitapta ise Mercedes ile nişanlanacakken tutuklanıyordu.
Filmde iftira mektubunu elinde tutan Villefort, bu mektubu ona gönderenin Danglars olduğunu Dantes'e söylüyordu.
Filmde İf Şatosu'na gideceğini anlayan Dantes, korumalardan kaçıp Fernand'ın evine sığınıyordu. Daha sonra Fernand Dantes'e hain olduğunu söyleyip onu kılıçla yaraladıktan sonra korumalara teslim ediyordu.
Filmde hapse atılan Dantes, artık Tanrı'ya inanmadığını söylüyordu. Kitapta ise her ne olursa olsun asla Tanrı'dan uzaklaşmıyordu.
Filmde Villefort, Mercedes'e ve Dantes'in babasına Dantes'in öldüğünü söylüyordu.
Filmde Faria tünel kazarken üzerine ağır taşlar düştüğü için ölüyordu. Kitapta ise kalp krizinden ölüyordu.
Filmde Dantes'i suya attıktan sonra kıyıya kadar yüzen Dantes, karşısında Luigi Vampa'yı görüyordu.
Filmde Dantes hapishaneden kurtulduktan sonra Morrel'e gidiyordu ve babasının, oğlunun devlete ihaneti yüzünden dayanamayıp kendini astığını duyuyordu. Noirtier'in de öldürüldüğünü söylüyordu. Morrel, kendisi ile Danglars'ın ortak olduğunu ve Danglars'ın onu dolandırdığını da söylüyordu.
Filmde Jacopo ile hazineyi almaya giden Dantes, hazineyi mağaranın içindeki suyun altında buluyordu. Kitapta ise hem tek başına almaya gidiyordu hem de hazine suyun altında değildi.
Kont'un ticaret gemisindeki altınları Danglars çalarken Kont onu görüyordu. Bunun üzerine Danglars Kont'a saldırıyordu. Bu saldırıyı üzerinden savuşturan Kont, Danglars'ı yakalıyordu. Daha sonra ne olduğu gösterilmedi. Eksik kalan sahnelerden biri buydu. Kitapta ise Danglars'ın sonu, tüm parasını alan Kont'un onu serbest bırakması olmuştu. Filmdeki son daha intikamlıydı en azından.
Filmde hamamda olan Villefort'un yanına gelen Dantes, Villefort'un neden babasının adının duyulmamasını istediğini sorup sıkıştırıyordu. Köşeye sıkışan Villefort, babasını öldürmek için Fernand'a silah vererek babasını öldürttüğünü itiraf etti. Tam o sırada Villefort'u duyan polisler onu tutukladı. Dantes, Villefort'u eskiden onun yaptığı gibi İf Şatosu'na gönderdi. Bu sahne filmin en güzel sahnesiydi. Çok etkileyiciydi. Kitapta ise Villefort'un sonu, eskiden yaptığı hataların gün yüzüne çıkıp delirmesi olmuştu.
Filmde Mercedes, Dantes'e Albert'in ikisinin çocuğu olduğunu söyledi. Kitapta hiç böyle bir konu yoktu. Filmin böyle bir konu koyması güzel oldu. Keşke kitapta da Albert, Dantes'in oğlu olsaydı.
Filmde Villefort'un itirafları sonucu Fernand suçlu olmuştu. Bunun üzerine Fernand kaçmaya başladı. Kont Fernand'ı yakaladı. Tam o sırada Albert babası sandığı Fernand'ı korumaya başladı. Daha sonra Mercedes geldi ve Albert'e gerçek babasının Kont olduğunu söyledi. Tüm bunlar olurken Fernand silahını çekip Mercedes'e ateş edip kaçtı. Mercedes ölmedi. Fernand geri gelip Dantes'in karşısına çıktı. Kılıç savaşında Dantes, Fernand'ı öldürdü. Kitapta ise Fernand'ın sonu, Kont'un onu vatan haini olduğunu ispat ettikten sonra Fernand'ın intihar etmesiyle olmuştu.
Filmin sonunda Kont, Mercedes ve Albert ile yeni bir hayata başlıyordu. Kitapta ise Dantes ve Mercedes ayrılıyorlardı.