Spoiler içeriyor
Gün içerisinde kaç farklı role gireriz, kaç kez hissetmediğimiz duyguları yaşıyormuşuz gibi yaparız, kaç kez kendimiz bile yarattığımız rollerin gerçekliğine hapsoluruz ?
Persona kavramı üzerine uzun zamandır düşündüklerim kendi personalarımın yavaş yavaş farkına vardığım son bir kaç yılda, bazen personanın…devamıGün içerisinde kaç farklı role gireriz, kaç kez hissetmediğimiz duyguları yaşıyormuşuz gibi yaparız, kaç kez kendimiz bile yarattığımız rollerin gerçekliğine hapsoluruz ?
Persona kavramı üzerine uzun zamandır düşündüklerim kendi personalarımın yavaş yavaş farkına vardığım son bir kaç yılda, bazen personanın içinde olduğumu fark bile etmediğimin hatta sırf başkalarının benden istedikleriyle oluşturduğum personalara yıllarca hizmet ettiğimin farkına varmamı sağlayan uzun bir süreçti. Hala da her insan gibi pekçok personam var fakat gerçek benliğim ile personamı ayırt etmeye devam ettiğim sürece bana bir zararı olduğunu düşünmüyorum.
Aktris olan Elizabeth bir gün oyun oynarken ansızın suskunlaşır ve bir gülme krizine girer. Karakterimizin kendisiyle , maskeleriyle yüzleşmeye başlaması bu olaydan sonra hastaneye yatırılmasıyla başlar. Ona arkadaşlık edecek hemşire Alma ile bir yazlık eve taşındıklarında Alma karakteri bize gizli sırlarını söylerken Elizabeth suskunluğunu sürdürür. Alma nişanlısını aldattığı ve kürtaj yaptırdığı için hala ızdırap çekmektedir. Elizabeth ise herkesin hayran kaldığı bir aktrisken hamile kaldığında üzerindeki ilginin gideceğinden, vücudunun bozulacağından korktuğu için bebeğinden nefret eder ve hiçbir zamanda onu sevemez.
Zaman geçtikçe Elizabeth hiç konuşmamasına rağmen Alma ile fazlasıyla yakın olmaya başlarlar çünkü Alma ona kimseye açamadığı sırlarını ortaya koymuştur. İkili arasındaki arkadaşlığı izlerken onların iç dunyalarındaki haykırışlara kulak vermeye ve onları anlamaya çalışmaya odaklanırız.Bazı sahneler bize gerçek olanı yani Elizabeth 'in gerçek olmayıp Alma'nın bir personasından ibaret olduğunu gösterir ve sonlara doğru bunu açıkça belli eder. Elizabeth bir personadır : Alma'nın hayalini kurduğu kadar güzel , ilgi çekici ve mutlu bir kadındır yani Alma'nın hep olmak istediği kişidir.Ne zaman ki Alma artık kendi ruhunun sesine dayanamayacak hale gelir işte o zaman Elizabeth personasıyla baş edemez.
Filmde ilk bakışta anlayamadığım pekçok sahne oldu : Ölü insanlar , yahudi çocuk, gözlüklü bir çocuğun ekrandan karakterlerimizin yüzünü görmesi vb. Açıkçası film siyah beyaz olduğu için sıkılabileceğimi düşünmüştüm ama hiç de öyle olmadı, filmin nasıl bittiğini hiç anlayamadım bile. Oldukça özgün ve değerli bir film.
Öneri için @sedaaa1 'e teşekkürlerimle...