Raf Yorumu: bilinmeyenn (@bilinmeyenn)

Sonunda bu muhteşem kitabı bitirdim arkadaşlarrrrrr !!!! Kitaptan bahsetmeden önce biraz bu kitaba başladiktan sonraki serüvenimden ve neden kitabı bu kadar geç bitirdiğimden bahsetmek istiyorum. Genelde klasik çok okumam, işte okursam da Stefan Zweig gibi yazarların ince kitaplarindan okuyordum ama…devamıSonunda bu muhteşem kitabı bitirdim arkadaşlarrrrrr !!!! Kitaptan bahsetmeden önce biraz bu kitaba başladiktan sonraki serüvenimden ve neden kitabı bu kadar geç bitirdiğimden bahsetmek istiyorum. Genelde klasik çok okumam, işte okursam da Stefan Zweig gibi yazarların ince kitaplarindan okuyordum ama böyle kalın klasikleri okumaya da her zaman özeniyordum ve bir kaç tane böyle kalın klasiklerden edindim. Nedense elim ilk Jane Eyre' e gitti. Kitaba başlarken çok hevesliydim, çok umutluydum derken "reading slump" diye adlandırdığımız kitap okuyamama durumuna girdim ve sanırım bi ,4 ay felan oldu kitap okuyamayalı. 4 aydır bu kitap elimde süründü. Kitap çok güzel , çok akıcı , bir an önce bitirmek istiyorum , sürekli okumak istiyorum ama yapamıyorum. Psikolojik olarak da biraz farklı durumlardaydım , zamanım da yoktu derken dün akşam elime aldım ve bugün bu kitap bitecek dedim. Arkadaşlar kitap muhteşem. Gerçekten herkesin övdüğü kadar varmış ve benim de en sevdiğim kitaplar arasına girdi kendisi. Her ne kadar okumakta zorluk çeksem de , ki bu benden kaynaklanan bir durum asla kitapla alakası yok , çok çok muhteşem bir kitaptı. Sonunu hiç kestiremedim okurken, yani ben farklı bir son yazmıştım kafamda ama öyle olmadı, bu sonu benim kafamdakinden daha güzel tabi ki.. Sonunda mutluluk gözyaşı da döktüm. Şimdi ben bu kitabı 4 ayda bitirdiğim için tam olarak bir yorum yazamıyorum yani kitabı tam anlatamıyorum çünkü 4 ay ara ara 5 er sayfa felan rastgele okuduğum için bende eksik olan şeyler var unuttuğum ya da hatırlayamadığım şeyler var. Yine de ufacık bahsedeyim. Jane Eyre annesi babası vefat etmiş , amcasının eşi ve kuzenlerinin yanında yaşayan küçük bir kız çocuğu olarak çıkıyor karşımıza. Annesiz babasız olmak zaten zorken bir de yengesinin evinde de sevilmeyerek yaşadığı için zor zamanlar geçiriyor ve kendi kendine hayata tutunmaya, kendini geliştirmeye çalışıyor. Yengesi sırf eşinin vasiyeti üzerine Jane' e katlanmaya çalışsa da onu sevemiyor ve tabi evinde istemiyor , böylelikle Jane'imizi bir yatılı yurda veriyor ve Jane hayatta tek başına kalıyor. Ve o kadar güzel baş ediyor ki hayatla.. Evet zorluklar çekiyor ama her zorlukla birlikte gücüne güç katmasını da biliyor. İşte böyle böyle Jane Eyre'nin çocukluktan yetişkinliğe kadar olan hayatını, zorluklarla nasıl baş ettiğini, ilk aşkını, ilk öfkesini, ilk hayal kırıklığını, kalp kırıklığını ve sonunda tüm bunlara rağmen musmutlu ve dimdik ayakta kalışını okuyoruz. Dediğim gibi ben düzgün bir ruh halindeyken okuyamadım ama eğer ki kafamı toplayabilirsem tekrar bu şaheseri okumak ve farklı anlamlar çıkarmak isterim. Kitaptan beğendiğim bir paragrafı da sizlerle paylaşmak isterim ; "Efendim," dedim, " bir sürgünün huzuru, bir günahkarın tövbe getirmesi hiçbir zaman başka bir insana bağlı olmamalıdır; çünkü insan denilen şey ölümlüdür. Sonra, filozofların bile yanlış düşündüğü, dindarların bile kötülük yaptığı da görülmüştür. Bir insan, ruhunun dirliği için hiçbir zaman başka bir insanoğluna güvenmemelidir. Dünyada hata işleyip acı çekenler doğru yola dönmek için güç, acılarını giderebilmek için şifa arıyorlarsa gözlerini daha yükseklere çevirmelidir.