Spoiler içeriyor
The Mandalorian dizisini izledikten sonra dedim ki ben bu Star Wars evreninin içinden geçerim. Büyük konuşmuşum. İzle izle bitmiyor. Neyse efenim işte ben bi gazla başladım filmleri izlemeye. 4-5-6-1-2-3 şeklinde altı adet film izledim. Sonra da olan hiçbir şeye anlam…devamıThe Mandalorian dizisini izledikten sonra dedim ki ben bu Star Wars evreninin içinden geçerim. Büyük konuşmuşum. İzle izle bitmiyor.
Neyse efenim işte ben bi gazla başladım filmleri izlemeye.
4-5-6-1-2-3 şeklinde altı adet film izledim.
Sonra da olan hiçbir şeye anlam veremedim.
Evet, filmlerin süresi kısıtlı. Verilmek istenen her mesaj rahat rahat verilemiyor. Anlıyorum.
Ama gene de sevmedim.
(Hazır mısınız bol spoilerlı yerlere?)
Klon oluşturma emrini Jedi'lar vermedi madem, ne çabuk sahiplendiler bu klonları?!
Jedi konseyini hiç anlamadım.
Muhteşem bir plan yaptı Palpatine, kabul ediyorum. Ama her işlemde az da olsa hata payı bırakmak lazım. Kusursuz işleyemez. Dedim ki yani bu klonlar üretilirken hiç hata yapılmadı mı? Sonradan arıza veren klon hiç olmadı mı?
Hepsini geçtim Anakin karakteri ne kadar çabuk karanlık tarafa geçti öyle..? Neymiş efendim şansölye onun akıl hocasıymış.. Filmde o yakınlığı ben göremedim. Çok hızlı gerçekleşti her şey benim için.
Derkeeeen bu diziyle karşılaştım. Mükemmeldi, harbiden. Anakin karakterinin zekasıyla harika bir Jedi oluşuna şahit olmak muazzamdı. Ahsoka Tano ile ikisinin beraber çalışması, padawanına öğretmenlik yapması da ayrı güzeldi. Anakin karakterini farklı yönlerden incelemiş olduk. Aklımdaki sorulara cevap bulduğum için bu diziyi bir başka sevdim.
Mesela Anakin'in aşk hayatı Jedi düzenine aykırı. Palpatine'in dışında kimse farketmedi mi yani diye düşünmüştüm filmi izlerken. Ancak dizide Obi-Wan'ın da haberdar olduğunu yaptığı imadan anlayabildim.
Onun dışında Anakin karakterinin gücünü diğer Jedi'lardan farklı olarak kullandığında arkada çalan karanlık taraf müziği der susarım...
(Örnek vermem gerekirse sezon 2'de 8 ve 13. bölümlerde yaşandı bu olay.)
Sevdiği insanlar için yaşadığı kaygıyı bizzat gözlemleme fırsatı buldum. Sınırlarını zorlamaktan geri kalmayıp kendini sürekli tehlikeye attı. Ancak eninde sonunda başarılı olmanın bir yolunu buldu.
Her ne kadar uzun uzun yazsamda en sevdiğim yönü hep Ahsoka'nın yanında ortaya çıkan öğretmen kişiliğiydi. Yeri geldi abi gibi koruyup kolladı.
Mükemmellerdi..
("Snips" deyişi hâlâ kulaklarımda)
Filmlerde fazla ısınamayıp dizide aşığı olduğum bir diğer şeyse robotlar. R2D2 ve C3PO der susarım. Çok şirinlerdi.
Ancak en en en en bayıldığım kişi her daim Ahsoka olacak. Jedi konseyinin kendisine yapılan suçlamada basireti bağlanmış gibi hareket etmesi çok sinir bozucuydu.
Jedi konseyi demişken, benim bile karanlık tarafa geçesim geldi izlerken. Klon savaşlarının içerisinde kaybolmuş, halkının yaralarını sarmaktan aciz, hızlı ve etkili karar alma mekanizmasını kaybetmiş olması berbattı.
Büyük bir hayalkırıklığı yaşadım.
Klonlar ile ilgili gerçekleri öğrenmeye o kadar yakınlardı ki...
Hiçbir şey yapmamayı tercih ettiler. Ha pardon, meditasyon yaptılar. Nasıl unuturum?!
Gelelim klonlara. Filmi izlerken hiçbir şey hissetmediğim klonların yaşamlarına tek tek değindikleri bölümlere kalbimi bıraktığım oldu.
Fives sayesinde Palpatine'in planının mükemmel olmadığını öğrendim.
Echo sayesinde yaşadıkları acıları gözlemledim.
Ve Rex..
Yüreğim dağlandı..
(Bu arada klonların arasında düzeni reddedip evlenen akıllılar da vardı. En zekiler onlar yeminle. Gurur duyuyorum onlarla. Tek tükler ama olsun.)
İlk altı sezondan farklı olarak yedinci sezonun grafikleri bi değişikti. Tam sevemedim. Bölümün içerisine alâkasız espriler katmaya çalışmışlar falan. Saçmaydı.
Gerçi her şeye rağmen Ahsoka'nın Maul ile yaptığı savaş dillere destandı.
En nihayetinde klonlara verilen kod66 ile mükemmel bir savaşa daha şahit olduk.
(Ahsoka için kasklarını boyamışlardı be!)
(Ağlıyorum..)
Sanırım bu dizinin en güzel yanı ele aldığı her konuyu farklı bakış açılarıyla işlemesi. Detaylı bir şekilde gözlemlememize izin vermesi.
Klonlar mesela. Nasıl üretiliyor, gördük. Nasıl yetiştiriliyorlar, gördük. Hangi eğitimleri alıyorlar, gördük. Klonlar neler hissediyor, neler yaşıyor, vs.. Hepsine şahit olduk.
Aklımda bir tane bile soru işareti kalmadı.
Şimdi de Badu'dan öğrenmiş olduğum yeni dizime koşarak ilerliyorum. İçerisinde Ahsoka'nın çocukluğu varmış.
(Tahmin edersiniz ki karar almamda bu bilgi tek başına yeterli oldu.)
Jedi düzenine karşı olan bütün memnuniyetsizliğimi bir kenara bırakıyorum ve kapanışı yapıyorum izninizle.
≖‿≖
May the force be with you gençler:)