Kadınlar Günü, Pollyannacılık,Suni Duygular Üzerine Pollyanna'ya; "Annene tecavüz ettiler" demişler, Pollyanna da; "yaşasın kardeşim olacak" demiş. Kinyas.Kin ve yas!bitmeyen bir öfke ve bitmeyen bir mutsuzluğun ifadesi... Kayra.Kendi etrafında topladığı insanları modern hayattan koparıp medeniyet düşmanı olarak yeni bir düzen kuracağına…devamıKadınlar Günü, Pollyannacılık,Suni Duygular Üzerine
Pollyanna'ya; "Annene tecavüz ettiler" demişler, Pollyanna da; "yaşasın kardeşim olacak" demiş.
Kinyas.Kin ve yas!bitmeyen bir öfke ve bitmeyen bir mutsuzluğun ifadesi...
Kayra.Kendi etrafında topladığı insanları modern hayattan koparıp medeniyet düşmanı olarak yeni bir düzen kuracağına inanması doğrultusunda, kendine "hediye ,lütuf" manasına gelen ismi veriyor.Kendilerine isimlerini kendileri vererek baştan bir reddediş imzası..
Bu iki melankolik canavarlar toplumdan ve kurallarından uzak ve var olan her şeyi reddederek kendi zihni ölümlerini gerçekleştirmek adına yolculuğa çıkıyorlar. Bu yolculuk esnasında; Esrar,eroin, silah kaçakçılığı ve bolca fahişelerle olan ilişkiler, arkası kesilmeyen varoluş sancıları ve birçok psikonevroz durumların da baş göstermesi ile devam ediyor.Afrika'dan , Amerika'ya ,ordan Türkiye'ye uzanan bir hikaye.Ve ortaya muazzam bir eser çıkıyor.
Eleştirisel yaklaşım
Yeraltı edebiyatına mesafeli davranan insanlara anlam veremiyorum açıkçası .Gerçekleri insanın yüzüne bir tokat gibi çarpan bir tarzı ve eleştirisel yönü ağır basan,lafını esirgemeden bunları okuyucuya bütün açıklığı ile gösteren bir tarzı beğenmemek tuhaf doğrusu. Bu koskoca bir orkestrada büyük bir eser icra edilirken kalkıpta sahne dekorlarına takılı kalıp,acaba perdeleri nerden aldılar? Bu kırmızı kocaman perdeler kadifeden mi? diye düşünüp "Kadifeden Kesesi"eserini zihninde oynatırken, yani o ortamda bu kadar absürt bir davranış sergilerken, koca bir senfoniyi dinleyemeden, o ruhani hazzı yaşamadan, kendini boş ve şişmiş bir kafaya hapsetmek gibi bir şey. Orada bulunmak için bulunan tipler gibi,sırf millet bunu okumuş bu popüler diye kitap okumaya benziyor yahu! Bu tarzda verilen eserlerin insanları bu kadar rahatsız etmesi nedendir? Dünyada olup biten onca acıya birde kişisel acılar eklenince oluşan o karamsar havayı sanki hiç içlerine çekmemiş gibi edebiyat türüne karşı bu mesafe? Ahlâk,kanun ve toplumsal kurallara sıkı sıkıya bağlı sözüm ona erdemli insanlar sizin de ben ahlâkî normlarınıza ekmek banayım emi! Hatta o kalan tabaktaki, beyninizdeki son fikri kırıntılarınızı sıyırıp sünnetleyeyim de ziyan olmasın.Günahtır!
Olay aslında çok basit ;
"Altı milyarlık bir seks ve şiddet bahçesi. Altı milyarlık bir gaz odası... Gerçekçi olalım! İyi bir gösteriyiz bizi seyredene. Onun için ölüp ölüp doğuyoruz. Gösteri devam etsin diye!"
Günümüz toplumunda zaten onca şiddete ve tecavüze maruz kalan kadınları düşününce utanmıyoruz ve rahatsızlık duymuyoruzda kitapta kurgusal olarak işlenmiş seks, şiddet, bağımlılık ve yasadışı sahnelerden rahatsızlık duyuyoruz öyle mi?Bu açıkçası bana hiç samimi gelmiyor. Bana samimi gelen kitapta geçen şu cümleler ; "Sonra, ülkemin cehalet içinde yüzen bölgelerindeki kadınlarını düşündüm. Gündüz dövülüp gece yasal kocaları tarafından yasal tecavüzlere uğrayan kadınları." artık önyargıları yıkıp birilerine sevimli görünmek için benliğimizden vazgeçip, hassas rolü yapıp, kitabı yarıda bıraktım.. çok zorlandım... tiksinti ve rahatsız edici buldum... genç okurlara önermiyorum( ki bu genç okurları aşağılamak..kişinin yaşı olgunluk mertebesi kişiden kişiye değişebilir) diye toplumsal duyar kasma çabaları içinde bulunmadan vs vs .gibi veya kendimize bile söylemeye çekindiğimiz yalnız kaldığımızdaki koca bir taş gibi omuzlarımızda taşıdığımız o cehalet taşını kırıp okumaya odaklanmalıyız.
Hiç bir şey yok mu? Yoksa her şey burda mı?görmek için.
Elbet umut ediyorum ki son dönemlerde yeraltı edebiyatına olan ilgi ve alaka Kinyas'ın son dönemlerinde ki umut etme anlayışı ile aynı olur da"Pollyanna, benim yanımda eroinman bir orospu kadar umutsuz kalırdı!"
Bknz. Anıtsayaç.com
Bütün kadınların Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.