Açıkçası bu kadar hoşuma gideceğini düşünmemiştim. Çok uzuuun bir süre erteledim izlemeyi ama öğrendiğim bir şey varsa sanırım bir şeyi çok isteseniz bile onun zamanı gelmeden yapamıyorsunuz. Gerçekten uzun bir süredir o kadar çok izlemek istiyordum ki ama bilmiyorum bir…devamıAçıkçası bu kadar hoşuma gideceğini düşünmemiştim. Çok uzuuun bir süre erteledim izlemeyi ama öğrendiğim bir şey varsa sanırım bir şeyi çok isteseniz bile onun zamanı gelmeden yapamıyorsunuz. Gerçekten uzun bir süredir o kadar çok izlemek istiyordum ki ama bilmiyorum bir şekilde fırsatım olmadı hayır, zamanı gelmemişti. Bazı kitaplar diziler, filmler... insanlar gibi aslında; bir an gelir ve yeni bir insanla tanışırsınız, o insanın hayatınızın o dönemin de girmesi bir şeyler ifade ediyordur belki. Ve en güzel şarkıları hiç ummadığınız bir yerde beklemediğiniz anlarda duyarsınız. Vakti gelmiştir sadece. Yaşamanın vakti gelmiştir.
Çok hoş unsurları olan, verdiği mesajlarla ilham verici bir dizi. İzlerken çok iyi hissettim açıkçası ve Seo Dal-mi nin çabaları, kararlılığı, bir şekilde ama her şekilde denemesi çok güzeldi. Kesinlikle izlenmesi gerek. Tek izlerken bana sürekli 'hayır ya, hayır, hayır!' dedirten iki erkek sendromu denen o k dramaların olmazsa olmazsı. Yine gerçi bu dizi de minnacık daha seçici olabildim ama maalesef bu çekik gözlüler felaket zalim olduğu için kıza aşık olan iki adamı da ultra yakışıklı ve mükemmel insanlar yapıyorlar.(True Beauty de ki Han Seo-jun hala kanayan yaram ya, o kadar yazık ettiler ki o çocuğa.) Gerçi bu dizide ki ikinci adam birazcık egoist olduğu için diğeriyle olsun istiyorsun ama yine de çok kırıcı ya. Gerçi o kadar medeniler ki, burada benim kalbim (adam baya biraz pislik biraz da egoist olmasına rağmen) kırılırken adamlar 'Okey ya, sorun yok.' havasındalar. Yine de çok kırıcıydı bari son sahnede ikinci adamın ne halt ettiğini gösterseler yine sorun etmeyeceğim ama gerçekten lanet olasıca çekik gözlüler ya.
Konusu(birazcık spoiler var); Seo Dal-mi, ablası, annesi ve babasıyla beraber yaşayan mutlu bir kız çocuğu. Fakat babası gelecek dünyaya ayak uydurmak için şuan ki işinden ayrılır ve kendine yeni bir iş kurmak ister. Fakat annesi çocuklara bu şekilde bakamayacğını söyler ve Seo Dal-mi nin ablasını yanına alarak kocasından boşanır. Seo Dal-mi babasıyla kaldığı için pişman değildir ama durumları da pek iyi değildir ve her şeyini beraber yaptığı ablası da gidince bütün hayatı alt üst olur. Büyük annesi torunun bu yalnızlığına son vermek için ona bir mektup arkadaşı ayarlar. Bu mektup arkadaşı ise yakın zamanda yurttan elinde çok az bir miktarla ayrılmak zorunda kalan ve Seo Dal-mi nin büyük annesi tarafından sahip çıkılan Han Ji-pyung dur. İlk başlarda küçük bir kıza mektup yazmak istemeyen Han Ji-pyeong kendisine yardımcı olan bu büyük annenin ısrarları üzerine yazmaya başlar fakat gazetede gördüğü Nam Do-san adında bir çocuğun adını kullanarak. Yıllar sonra gerçek Nam Do-san ve mektupları yazan Nam Do-san bir şekilde karışlaşmak zorunda kalır ve Seo Dal-mi çocukluk aşkını bulmaya çalışırken ilham verici bir başarı hikayesi de oluşturur. Babasının izinden gidererek bir girişimcilik projesine katılır ve hem aşkı hemde hayalinde ki de işe sahip olur.(Bu da zaten bir dizilerde oluyor mübarek hem aşk hem iş, aynen.)
Sonuç olarak benim hoşuma gitti özellikle de ilk 10 bölüm o kadar heyecanla izledim ki diziyi çünkü o iş kurma, rekabet ortamı baya sürükleyiciydi. Ayrıca bir önceki dizide izlediğim kadın başrol burada da başroldü ve Jyp de ki Miss A grubunda idolmüş, çok hoş bir kadın zaten sırf onun için bile izlenir. Güzel bir dizi izlenmesi de gerek. İzleyin yanii:) +13 10/10