Mutlu olmak bir sanat mıdır?
Mutlu olmak için çaba sarf edilmeli mi,yoksa kendisinin gelmesini mi beklemeli?
Bu kitapta mutluluk felsefesi yapıp,mutsuzluğu nasıl azaltacağımız,mutsuzluğun nedenleri;nasıl mutlu olacağımız yönünde yazılar mevcut.
Mutluluk her şeyden önce,bence,bir felsefi problemdir ve bu kitap iyi bir…devamıMutlu olmak bir sanat mıdır?
Mutlu olmak için çaba sarf edilmeli mi,yoksa kendisinin gelmesini mi beklemeli?
Bu kitapta mutluluk felsefesi yapıp,mutsuzluğu nasıl azaltacağımız,mutsuzluğun nedenleri;nasıl mutlu olacağımız yönünde yazılar mevcut.
Mutluluk her şeyden önce,bence,bir felsefi problemdir ve bu kitap iyi bir başlangıç kitabı olabilir bu sorgulamaya.
Kitap iki kısımdan oluşuyor:Birinci Kısım - Mutsuzluğun Nedenleri ve İkinci Kısım - Mutluluğun Nedenleri.Bunları da alt başlıklarla kendince çözüm buluyor Russel.
————-
Russel’ın notlarıyla alıntılanmış,birinci kısım:insanlar neden mutsuz olurlar kısmını içeren kişisel saçmalamalarım:
“Her gördüğüm çehrede bir ifade,
Zaaf,hüzün belirtisidir”
Yaşadığı yıllardan şimdiye kadar zevk alamamış Russel,ıstırap çekiyor ergenliğinde intiharı düşünüyormuş.Dış uğraşlar bularak bu bunalımdan çıkmış..Onun için bu dış oluşum öncelikle matematikmiş.Sonrasında dallandırarak hayatını sevilebilir sınırlara çekmiş Russel.
Hayatta mutsuzluğu defetmenin ve mutluluğu çekmenin temel prensibinin dış uğraşlar olduğunu söylüyor bu şekilde.
“Başka türlü tedavi edilemeyecek derecede kendi içine kapananlar için mutluluğa kavuşmanın tek yolu,dış dünya ile ilgilenmektir”
İçe kapanıklılığın birçok çeşidi vardır.En yaygınları günahkarlar,narsistler ve megalomanlardır
Günahkardan kasıt,kişinin sürekli kendi hoşnutsuzluğunun,tanrısının hoşnutsuzluğunun hedefi olmasıdır.Zevklerini kısıtlar,şeytana uyarsa kahrolur.
Kendisine tutkun olan ise günahkarın tam karşıtıdır.Eğilimi kendisine hayran olmak başkalarının da hayranlığını kazanmak yönündedir.Bu eğilim normaldir ama burada yüksek dozdan bahsediyoruz.
Mesela sosyetelerde(Russel burada sosyete kadınlardan bahsediyor ama ben linç yemek istemiyorum :) ) aşkla sevme eğilimi kalmamış,bunun yerini bütün insanlar tarafından sevilme eğilimi almıştır.Bu tür insanlar için sevgisi elde edilen partnerin önemi kalmamış,o kişi görevini tamamlamıştır artık ve gereksizdir.
Gönül işlerinde durum böyleyken diğer işlerde durum daha kötüdür.Mesela usta sanatçılara gösterilen ilgiyi gören bu kişi,bu ilgi alaka için sanata başvurur.Ama sanat onun için bir araçtır.Bu işin tekniğiyle ilgilenmez.Sadece kendisi açısından bakar.Sonucu ise alkışlar,övgü olmaz;alaylar ve başarısızlıklar olur.
“Herhangi bir işte ciddi bir başarı,o işin malzemesine duyulan gerçek ilgiye bağlıdır”
Kendini beğenmenin kaynağı genellikle çekingenlik ve sıkılganlıktır.Bundan kurtulmanın çaresiyse kendine saygının artmasıdır.Ama bunun da dış uğraşlar bularak elde edilmesi gerekir der Russel.
Megalomanlar (kendini büyük görme hastaları) ise güçlü olmak,korkulan olmak ister.
Kendisini kral sanan deli mutludur ama bu aklı başında kimsenin istemeyeceği bir mutluluktur.
Büyük iskender hayal ettiklerini gerçekleştirebilecek yeteneklere sahip olmakla birlikte ruhbilim yönünden megalomandı.Hayallerini gerçekleştirdikçe daha büyük,ulaşılması imkansız hayaller kurdu.Bilinen fatihlerin en büyüğü olunca kendisinin tanrı olduğuna inanmaya başladı.Acaba mutlu biri miydi?