Dünyada var olduğuma dair tüm sesleri fazlasıyla duyarken; belki de bu yazıyı kendimi rahatlatmak için yazıyor ve duygu durumumu normalleştirmeye çalışıyor olabilirim. Bunu niye yazdım? Çünkü bu diziden sonra oldu... Kısa bir göz gezdirme esnasında konusu, türü, oyuncular ilgimi çektiği…devamıDünyada var olduğuma dair tüm sesleri fazlasıyla duyarken; belki de bu yazıyı kendimi rahatlatmak için yazıyor ve duygu durumumu normalleştirmeye çalışıyor olabilirim. Bunu niye yazdım? Çünkü bu diziden sonra oldu...
Kısa bir göz gezdirme esnasında konusu, türü, oyuncular ilgimi çektiği an izlemeye karar verdim. Üstüne 7 bölümden oluşan dizimizin ortalama 30 dakika civarlarında süresi olduğunu görünce "işte çerezlik" diyerek gaza gelmiş olabilirim.
Yetmezmiş gibi tür kısmında yazan fantastik, bilim kurgu kelimelerinin yanında duran dram kelimesini fazla hafife almış bulunmam bir diğer gaza gelme adımım oldu. Evet nasıl olmasını istiyorsam öyle algılayıp diziye başlamadan yazıp çizip izlemişim adeta.
Niye mi? Kendimce "ne kadar dram olabilir ki abiee, şunlara bak" deyip bu saydığım diğer özellikleri düşündüm. "Dram kısmı da vardır bazı yerlerde ne olacak" dedim ama çok hafife almışım; bu yazıyı üşenmeyip okuyan arkadaşlarım.
Orada koskocaman yazan dram kelimesini dram tanımınız ne ölçekte olursa olsun hafife almayın derim.
Zira insan olmanın getirdiği sorgulamalar, duygusal durumlar, yaşanabilecek ya da yaşanmıs durumlar; psikolojik, felsefi açılardan da ele alınıyor. Bilim kurgu temalarıyla işlenmesini insan garipsemiyor çünkü her bir bölümde seçilen konu öyle insanlığın içinden ki hayatlarimizin ta kendisi gibi hissetmekten günlük zamanında kısa süreli insanları tanıyorsun gibi de bir his. Zaten bilim kurgu da asıl ön planda tutulan kısım değil bana kalırsa.
Bölümlerden birisinde bir tık Love, Death & Robots izliyor gibi hissetsem de genel anlamda; daha çok psikoloji ve insan hayatında "düşünerek dibe dalmak istemiyorum" denilebilecek birkaç soru ve duyguya ilginç, duygu dolu yanıtlar şeklinde diyebilirim.
Karamsar değil de daha çok "bak aydınlan, böyle hissediyorsun/hissedeceksin, bak buna benziyor, yine de merak etme bu da doğal" tarzında diyelim...
Ben ne kadar böyle yazsam da yavaş yavaş cümlelerin geçip durduğu, fakat yavaş geçerken; zaten derin olan konuları, (sorgulamalarımızı) derin anlamları ve birçok şeyi ifade edişi... off of işte o var ya... O da izleyiciye gecirebili... Duyguları yani, duyguları geçirebiliyor...
Duygu demişken özellikle oyunculuklar çok güzeldi, çünkü bu şekilde bir dizi tarzı güzel bir oyunculuk olmadığında o etkiyi vermekte daha da zorlayabilirdi diye düşünüyorum. Fakat tam tersi her bölümde adeta tek kişilik bir tiyatro izliyor gibi ekrana bakıp durdum. (Duygu ataklı sahneler...)
Düşüncesel şeyleri, hayatı sorgulamayı, hafif bilim kurgu tuzu ile seviyorsanız tavsiye ederim. Ancak dram sevmiyorsanız tavsiye edemem. Bazı konular bence insanı tetikleyebilecek konular da aynı zamanda. Ki bu şekilde derinine inildiği için söylüyorum. Bunları göze alarak izlediğinizde hoşunuza gidecektir eminim.
Ben göze almadan başladığım için böyle olmasına üzüldüm ancak niye izledim diyemeyeceğim kadar da derin hisleri ve anlamları yaşamıştım çoktan. Sevdiğim bu birkaç faktör de olunca pişman olamadım açıkçası. Sadece yoruldum.
Beklemediğim bir anda gelen bu duygusallık, sorgulama, derin konular beni biraz yıprattı sanıyorum. Tam çok neşeli olma modunda ve motiveyken bir arkadaşınla çok derin bir sohbet etmişsin gibi. Modun değişmiş ama bir şey de diyememissin çünkü kaliteli bir sohbetmiş ve iyi oldu demişsin gibi. Fakat modun da eskisi gibi değil... Öyle bir dizi oldu işte..
Buraya kadar okuduysan senin de emeğine sağlık, sen de yoruldun🫂