Gerçekten fizik kitapları bu kadar komik mi yoksa benim espri anlayışım mı çok garip ikileminde kalmama sebep olan bir kitap. Yazar hanımın bildiklerini aktarma becerisine hayran kaldım. Öyle ki daha ilk sayfaları okurken derhal kendisinin başka kitabı olup olmadığı araştırmasına…devamıGerçekten fizik kitapları bu kadar komik mi yoksa benim espri anlayışım mı çok garip ikileminde kalmama sebep olan bir kitap. Yazar hanımın bildiklerini aktarma becerisine hayran kaldım. Öyle ki daha ilk sayfaları okurken derhal kendisinin başka kitabı olup olmadığı araştırmasına giriştim. Ne yazık ki bulamadım.
Kitap üç ana bölümden oluşuyor. Birinci bölümde, maddenin özünü arayan ilk Yunan filozoflarından başlayıp modern fiziğe dek süregelen en küçüğü arama macerasını anlatmış. Maddenin yapı taşlarını neden bu kadar merak ediyoruz ve bulduklarımız ne işimize yarayacak meselesine açıklık getirmiş. Ayrıca "şu tarihte şu bulundu" gibi yüzeysel bir anlatımla geçilmemiş. Hangi parçacık, ne zaman, neyden ilham alınarak, nasıl bir deney tasarlayarak, hangi sonuçlardan keşfedilmiş sorularına en anlaşılır halde cevap verilmiş. İç içe geçen keşfediş tarihleri, hem kronolojiyi bozmadan hem de anlama kolaylığı sağlayacak hiyerarşide aktarılmış.
İkinci bölümde, Standart Model anlatılmış. Keşfedilen parçacıklar, keşfedilmeyi bekleyenler, parçacıklar arasındaki ilişkiler Standart Model olarak bilinen tabloya gözümüzün önünde yerleştirilmiş. Fotoğraflardan, diyagramlardan ve çok hoş, oldukça komik gerçek hayat benzetmelerinden yararlanılmış. Burası benim en sevdiğim kısımdı.
Üçüncü ve son bölümde ise, Standart Model'in eksiklerinden yola çıkarak ulaşmayı beklediğimiz ufuklardan bahsedilmiş. Neden kütleçekim kuvveti ile başımız belada? Her Şeyin Teorisi ne demek oluyor ve biz neden onu arıyoruz? Hatta ucundan biraz karanlık madde ve karanlık enerji meselelerine de değinilmiş. Parçacık fiziğinde kullanılan teknolojileri, yani parçacıkları oluşturan hızlandırıcılar ile onları yakalayan dedektörleri, en basit şekilde aktarmış.
Kitap 2006 yılında yazılmış. Yani CERN'deki büyük hadron çarpıştırıcıda Higgs bozonunun keşfedilmesini beklerken. Kitabın son kısmında ayrıca bu büyük beklentilere de yer verilmiş. Sezen Sekmen CERN'de alınan sonuçlar ardından neler düşünüyordur çok merak ediyorum.
İlgililer için başlangıç - orta seviye bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Okuması bir hayli keyifli. Daha çok olsa da okusam türünden. Bir Türk bilim insanının elinden okuyor olmanın gururu bambaşka.
9/10