''köprünün üzerinde duruyordum geçende,
karanlık geceye bürünmüş.
uzaklardan bir ezgi duyuluyor
ve altın damlalar yağıyordu
titreyen aynası üstüne suyun.
gondollar, ışıklar, musiki, hepsi
esrimiş, yüzüp gittiler alacakaranlığa...
benim ruhum, görünmez parmakların
dokunduğu o çalgı,
bir barkarol mırıldandı gizlice,
binbir renkli…devamı