📚İlk defa Alper Canıgüz okudum. Yazdığı ilk eser de "Tatlı Rüyalar"mış zaten. Kendisinin TRT2'de kısa bir konuşmasına denk gelmiştim. Güzel bir Türkçesi vardı, İstanbul Türkçesi konuşuyordu ve bizzat bu romanını anlatıyordu... 💬Kitabın konusunun ilgi çekiciliğine diyecek söz bulamıyorum. Rüya ve…devamı📚İlk defa Alper Canıgüz okudum. Yazdığı ilk eser de "Tatlı Rüyalar"mış zaten. Kendisinin TRT2'de kısa bir konuşmasına denk gelmiştim. Güzel bir Türkçesi vardı, İstanbul Türkçesi konuşuyordu ve bizzat bu romanını anlatıyordu...
💬Kitabın konusunun ilgi çekiciliğine diyecek söz bulamıyorum. Rüya ve gerçeklik arasındaki o gizemli çizgiyi konu edinmiş birçok eser insanda merak uyandırıyor. Nitekim "Tatlı Rüyalar" da sınırı belirsiz bir çizgide bizi dolaştırıp duruyor. 1997'de seyirci ile buluşmuş "Abre Los Ojos", Türkçesi Aç Gözünü filmi ile konularını benzer buldum. Elbette işleniş olarak apayrı konumdalar fakat rüyada dolanmak, bunun farkına varmak veya varmamak; çıkılan giz dolu gezintilerde bir çözüm arayışına girmek... En azından gözlerim Tatlı Rüyalar'ın sayfalarında geziniyorken aklıma bu film geliverdi diyebilirim.
💤Bu kitabın işleniş mekanizmasını ayırt edebilmek zor değil; bir kısma kadar okuyunca anlaşılıyor ki Alper Canıgüz, absürd durumları, şaşkınlığa yer verdirtmek istemezcesine normal bir şekilde betimlemiş. Örneğin düşününce imkanı olmayan, kişinin düzenli rüyalar görüp bu rüyalarda ayrı bir yaşam sürmesi gibi bir vaka, kitap da son derece doğal bir şekilde ele alınmış adeta. Tabii bu gidişatı süslemek için de mizah unsuru devreye girmiş. Profesör Olcayto Fişek'in yüksek lisans öğrencileri ile sınıftaki tartışmaları eserin dalgavari, mizahi ve ironik kimliğini gösteriyordu.
📒Ancak bu kısmı düşününce eleştirmeden durmak mümkün değil. Sınıftaki yüksek lisans öğrencilerinin hepsi de cahil ve küfürbazlar mı ki ha bire birbirlerine sataşıp hakaret ediyorlar? Üstelik bunlar Profesörün karşısında oluyor? Kitabın Asbürd'lüğünü düşünecek olursak eleştirim biraz manasız kalıyor gibi ama benim nezdimde gerçeklik baskın geldi ve bu kısımları biraz zorlama buldum.
❗Bazı kısımlarda gereksiz küfür ve cinsel ögeler bulunuyordu. Kitabın özgünlüğünü bozacak, sonradan ekleme yapay unsur gibi durmuşlar.
👓Okuması keyifli bir kitap mıydı? Evet. Bölümler uzun tutulmamış ve dili de sadeydi. Ancak edebi açıdan değerlendirince kitabın bir yere varamayacağını düşünüyorum. Çünkü karakterler birkaç geçmiş yaşam anlatısı dışında derinliğe sahip değildiler. Onları öylece okuduk, birbirleri ile çay kahve içerken muhabbetlerine tanık olduk ve yüzeysel bir sonla uğurladık resmen. "Tatlı Rüyalar" ı besleyen şey psikoloji olmuş şüphesiz. Özellikle bu alanın önde gelenlerinden Freud büyük bir bölümünü kaplıyordu. Söz konusu "Psikoloji" kitapta fevkalede yüzeysel bir şekilde ele alınmış, bu da sanıyorum bilinçli bir şekilde yapılmış.
🕑Yazdıklarımı toparlayacak olursam, kitap ilgi çekici bir konuya sahip ve bazı pürüzler dışında keyifle okunuyor. Ancak sonu ile beklentimi karşılayamadı. Bitirince kapağına şöyle bir baktım ve "Eee, ne yani?" dedim. Yine de edebiyatımızın farklı dönemlerde ve türlerde yazılmış eserlerini okumayı seviyorum.