Spoiler içeriyor
Beklediğim an geldi. Sonunda Monte Cristo Kontu’nun Fransızların yaptığı uyarlamasını izledim. Bu filmle ilgili o kadar güzel şeyler duydum ki oturup 1500 sayfalık kitabını okudum. Kitap müthişti. Kitabın muhteşemliğini ifade edebilecek bir kelime dahi bulamıyorum. Hem duyduğum övgüler hem de…devamıBeklediğim an geldi. Sonunda Monte Cristo Kontu’nun Fransızların yaptığı uyarlamasını izledim. Bu filmle ilgili o kadar güzel şeyler duydum ki oturup 1500 sayfalık kitabını okudum. Kitap müthişti. Kitabın muhteşemliğini ifade edebilecek bir kelime dahi bulamıyorum.
Hem duyduğum övgüler hem de başrolde Pierre Niney olması sebebiyle filme karşı beklentilerim yükselmişti.
Film neredeyse 3 saat. Ve ben karşılaştırmaları sadece kitabıyla yapabilirim. Diğer film uyarlamalarını hiç izlemedim çünkü.
Açıkçası filmi çok beğendiğimi söyleyemem. Prodüksiyon kalitesi ve çekimleri çok çok iyi. Oyuncular da iyi. Hatta bir müziğini çok beğendim. Gülay Hacer Toruk diye Türk bir şarkıcının söylediği “Dorul” isimli bir şarkıya bayıldım. Ama hikayeyi çok değiştirmişler ve birçok karakteri çıkarmışlar. Hatta bir sürü olaya değinmemişler bile. Edmond kitaptaki Edmond değil...Monte Cristo Kontu filme uyarlanamaz arkadaşlar. Bütün ayrıntılarıyla birlikte bir dizi olması gerekiyor. 1500 sayfa 3 saat de olsa bir filme sığmıyor. İşin ilginç yanı bir uyarlaması daha çıkacak. Bakalım 🤔
Biraz hayal kırıklığına uğradığımı söylemem gerekiyor. Spolu alanda uzun uzun içimi dökeyim****
Hikayenin başında Edmond 19 değil 22 yaşında. Firavun gemisinin ikinci kaptanı ama Morcerf ailesiyle birlikte büyümüş. Morcerf ailesi dediğim de Mercedes ve Fernand’ın ailesi 😮
Mercedes ve Fernand burada Katalan falan değiller. Soylu bir ailenin çocuklarılar ve Edmond’un annesi Fernand’a dadılık yapmış. Çocuklar da Morcerf hanesinde birlikte büyümüş. Tabi yine Edmond ve Mercedes birbirlerine tutkuyla aşıklar. Ve Fernand da kuzenine,Mercedes’e aşık.
Bu filmde Edmond farklı şekilde suçlanıyor. Tabi yine masum. Gemiyle yolculuk yaparlarken yanan bir gemi görüyorlar ve Edmond,Kaptan Danglars’a karşı gelerek -Danglars burada muhasebeci değil,kaptan!- yanan gemiden bir kadın kurtarıyor. Napolyon ajanı olan bu kadın Angele,bir mektup taşımakta. Mektup bir şekilde Edmond’un kamarasından çıkıyor ve Edmond böyle suçlanmış oluyor. Tabi yine Danglars’ın olayda parmağı var ve kendisini yine Savcı Villefort’a götürüyorlar. Tesadüfe bakın,Angele Savcı Bey’in kız kardeşi. Yani burada Napolyoncu olan kişi Savcının babası değil. Sonradan yaratılan bir karakter olan Angele.
Edmond hapiste 14 yıl kalıyor ve burada Faria ile tanışıyor yine. Fakat burada eksik sahneler olduğunu düşünüyorum. Birkaç saniyeliğine de olsa Faria’nın Edmond’u eğittiği sahneler olmalıydı. Bildiğiniz gibi,Edmond burada Faria sayesinde 5-6 dil öğreniyor,felsefe,matematik ve tarih vs de. Hapisten firar edip Monte Cristo’da servetle karşılaştığı anı da zayıf buldum ben. Paraya şaşkınlıkla elini sürdüğünü falan görmüyoruz hiç.
Şunu da eklemem lazım ki burada Kont’un dehasını,kültürünü ve dövüş konusundaki yeteneklerini de göremiyoruz. Burada Kont’un sanki sadece oyunculuk,kılık değiştirme konusunda çok iyi olduğunu görüyoruz gibi bir şey. Ve bir de öfkesiyle hüznünü. Pierre Niney’in Edmond’u bence kitaptakine göre oldukça hüzünlüydü. Oysa kitapta Edmond hüznünü ancak son sayfalarda gösterebiliyordu.
Neyse,devam edelim. Bizim Bayan Hermine Danglars’ı burada Victoria Danglars yapmışlar. Yine Victoria ve Savcı Bey aynı şekilde gizlice bir çocuk sahibi oluyorlar. Ama bu sefer çocuk Bertuccio’nun eline geçmiyor. Bertuccio karakteri yok bile. Hatta yeri gelmişken söyleyeyim Morrel ailesine bu filmde yer verilmemiş. Savcının ilk eşinden kızı Valentine de yok. Haliyle Maximillian ile Valentine’in aşkı yok. Villefort ailesindeki entrika ve zehirlenmeler yok. Franz yok. Franz gibi Albert’ın diğer genç arkadaşları (gazeteci olandan falan bahsediyorum) yok. Arap Ali yok. O olaylı haydut grubu yok. Edmond’un girdiği birkaç kılık yok. Yok oğlu yok.
Burada o bebek Angele’in eline geçiyor ve çocuğu bir yere kadar o büyütüyor. Çocuğun adı da Benedetto falan konulmuyor. Andrea konuluyor. Angele Edmond kendi yüzünden hapse girdi diye çok üzgün ve onu kurtarmak için çok çabalamış. Ölmeden önce çocuğu Edmond’un yanına veriyor. Edmond bu filmde Ali Paşa’nın kızı Hayde ve Andrea ile bir intikam grubu gibi. Bir üçlü gibiler. Hepsinin düşmanları ortak. Birlikte intikam almak için kolları sıvıyorlar. Edmond Andrea’yı Prens Cavalcanti olarak sunmak için hazırlıyor vs
Tabi yine intikam alma planları kitaptan çok farklı işliyor.
Bayağı anlattım,herkes nasıl bir sonla karşılaştı onu anlatmayayım madem 😂 çünkü o da farklı oldu 😂😂 Hikayenin çemberini daraltmışlar. Yani anlayabiliyorum. Bu kadar büyük bir kadro ancak bir dizi için ayarlanabilir sanırım. Süre sıkıntısı da var. Dediğim gibi 1500 sayfa bir filme aktarılamaz. Ve yine dediğim gibi burada kitaptaki Edmond yok. Son sahnede Fernand ile bir düellosu var. Orada bile şaşırdım yıkılmasına. Kitaptaki Edmond aşırı güçlü çünkü. Dil yeteneklerini bile göremiyoruz. Hatta sahip olduğu evler,arabalar vs dahi sosyetenin gözlerini kamaştırmalıydı ama öyle sadece bir sahne gördük. Bu arada son olarak şunu da eklemek istiyorum, Eugenie burada sanırım eşcinsel olarak yansıtılmış. Kitabı okurken ben de acaba öyle mi diye bir düşünmüştüm ama bu konuda fazla ayrıntı yoktu.
Pierre Niney ve performansı hayal kırıklığından yıkılmama engel oluyor ama yine de üzgünüm işte...hayalimizdeki Monte Cristo Kontu uyarlaması ne zaman yapılacak acaba?