Spoiler içeriyor
"Az sonra izleyecekleriniz hayallerden ibarettir. Zira hiçbir gerçek, bir hayal kadar eğlenceli değildir." Ben ilk filmin girizgahını sonunda anlarım sanıyordum ama ilk filminkini ikinci filmin başında anladım diyebilirim. Bu beni biraz duygulandırdı açıkçası. Yıl 1949. Yer yine Mardin/Midyat. Bizim ilk…devamı"Az sonra izleyecekleriniz hayallerden ibarettir. Zira hiçbir gerçek, bir hayal kadar eğlenceli değildir." Ben ilk filmin girizgahını sonunda anlarım sanıyordum ama ilk filminkini ikinci filmin başında anladım diyebilirim. Bu beni biraz duygulandırdı açıkçası.
Yıl 1949. Yer yine Mardin/Midyat. Bizim ilk filmde aslında Hükümet Kadın Xate ölmüştü ve yıç 1960'dı. Filmin başlangıcı da aynı şekilde 1956 yılını gösteriyordu. Yani ikinci filmi çok daha gerisini anlatacak anladığım kadarıyla fakat bu durumda filmin başında ölen belediye başkanımız ölmemiş olmalı.
İlk filmin de gerisine gitmek benim pek hoşuma gitmedi açıkçası. Gerek olduğunj düşünmüyorum fakat tabiki izleyeceğim. Xate anne diyebiliriz bu filmde çünkü başkan değil kendisi. Minik çocukları okula götürüyor mesela her sabah. Başkan olmadan önce de çocukların okumasına önem veriyor. Fakat okuma yazmayı bu yaştan sonra kendi öğrenmese de olur kafasında. Sonrasında çok ihtiyacı olacağını bilmiyor tabi. Ankara'dan o zaman da çekiniyorlar mesela, ilk filmde de çekiniyorlardı. Andımızı okudukları yerde çok duygulandım ya asıl. Ne güzel şeydi andımız. Mükemmel hissettiriyordu hepimiz de hemen ezberliyorduk.
Yine ilk filmde bizim bu kötü karakter Faruk'un bir öküz davası yüzünden bir kadınla evlendirildiğini söylediğini benim gibi arka arkaya izleyenler hatırlar herhalde. Burada da o olayın oluşunu izliyoruz. Baya komik bir şekilde el sıkışıyor babaları. Sonra da Faruk'u kalbini tutarak "Burama bir öküz oturmuş, kalkmıyor da namussuz." derken görüyoruz. Aşırı komik bir sahneydi ya gerçekten. Çok eğlendim.
Bizim halk yine ve yine yağmur duasına gidiyor tabiki. Su da yok yağmur da yok malum. Ama asıl konu sonrasında başlıyor. İlk başta da bir yasaklı kitap muhabbeti dönmüştü ama tam idrak edememiştim. Meğerse olay bunun üzerinden yürüyecekmiş. Şimdi başkan Aziz Veysel'i yasaklı yazar Sabahattin Ali okumaktan tutukluyorlar. Suçları da isyandan tut suikaste kadar bir sürü şeymiş. Tek nedeni ise yasaklı kitap okumakmış. Yasaklı dedikleri Sırça Köşk'ü okurken bir zamanlat yasaklı olduğunu bilmiyordum açıkçası. Şöyle bir bilgi okudum: "Türkiye'ye döndüğünde Almanca öğretmeni olarak göreve başlasa da önce komünizm propagandası yaptığı iddiasıyla bir süre tutuklandı, ardından ise Türk devlet yöneticilerini eleştirdiği iddiasıyla tekrar tutuklandı." Sırça Köşk kitabı kısa hikayelerden oluşur ve asıl kitaba adını veren hikaye son hikayedir. İktidarı, iktidarın adını kullanmadan sertçe eleştiren bir hikayedir ve iktidarın genelde buna tahammülü yoktur. Bu da o zamanlar için kolay bir yasaklama nedeni ve isyan gerekçesidir. Bir kitap nedeniyle tutuklandığımız düşüncesi, hele bu kitabın bir Sabahattin Ali kitabı olduğu düşüncesi ne kadar garip. Tüm kitaplarının kitaplığımda olduğunu düşününce hele...
"Sen doğmadan bu dünya vardı. Biri Müslüman, biri Hıristiyan, biri siyah, biri beyazdı. Tüm çocuklar aynı bahçede oynuyorlardı. Sonra hudutları, kanunları koymuşlardı. Artık suç da belliydii. Cezası da belliydi. Senden önce her şeyi düşünmüşler. Sen doğunca da, ha dünya budur böyle yaşanacak dediler. O dünyanın hudutlarına kendini hapsetme. Sen bir daha anla. Bir daha söylr kendi sözlerini. Adalet sade kitaplarda yazmaz. Aklın, kalbin hep adi olsun ve bunları yaparken daima yüreğine, vicdanına kulak ver." Baba tutuklanırken oğulları Yusuf ise Hukuk okumaya gidiyor. Bunlar da kanunlar çerçevesinde adaletsizce tutuklanan babanın, hukuk okuyacak oğluna söylediği sözler.
Bu film memleket meselesinden çok özel meselelere yer vermişti. Faruk ve Xate'nin başkanlık kavgasını ve vaatlerini izliyoruz bir de. Ayrı olarak güzel bir filmdi fakat ilkinin yanına kesinlikle yaklaşamaz ve bence bir devam filmi niteliğinde de değil. Bir kere 1.filmin öncesini anlatıyorken devam filmi olamaz diye düşünüyorum. Çekilmese de olurmuş bence çünkü ilk film tam yerindeydi ve duygusal bitmişti.
✔️6/10
'16.01.25