Raf Yorumu: unusciaran (@unusciaran)

Edward adına bir yazarımız ve Susan adında bir sanatçımız var. Susan zamanında Edward'ı başka bir adam için terk edip ayrıyeten Edward'ın çocuğunu da aldırıyor. Aradan geçen yıllar sonra Edward; Susana, yazmış olduğu "Gece Hayvanları" adlı kitabın bir nüshasını yolluyor. Susan…devamıEdward adına bir yazarımız ve Susan adında bir sanatçımız var. Susan zamanında Edward'ı başka bir adam için terk edip ayrıyeten Edward'ın çocuğunu da aldırıyor. Aradan geçen yıllar sonra Edward; Susana, yazmış olduğu "Gece Hayvanları" adlı kitabın bir nüshasını yolluyor. Susan gelen zarfı açarken kağıt elini kesiyor, aslında bu basit kesik kitabın tüm özetini bize sunmuş oluyor. Çünkü bu kitap ikisinin tüm yaşanmışlıklarının imgesel bir tezahürünü yansıtmakta bize. Jake Gyllenhaal muhteşem bir oyuncu Spoiler ⚠️ ➡️ Susan, elini kesilmesinin ardından "sadece basit bir kağıt kesiği" demişti. Aslında bu basit kesik o kadarda basit değildi Çünkü, Susan'ın kitabı bitirdikten sonra ruhunda bir daha kapanmayacak yaralara işaret ediyordu. Bence bu çok güzel bir foreshadowing örneği olmuş. ➡️ Susan, Edward'a kendisi hakkında yazmaması gerektiğini bunda iyi olmadığını belirtmişti ama tıpkı annesi gibi yanılmıştı... Edward'ın yazdığı Gece Hayvanları adlı kitap Susana bir daha etkisinden kurtulamayacağı derece tahribat yaratmakla kalmayıp intikamını en iyi şekilde almasını sağladı. Çünkü geçmişte Susana şöyle bir cümle kurmuştu: Yazarsam eninde sonunda ölecek olan şeyleri korurum böylece sonsuza dek kalırlar. Böylece Edward'ın nefreti, öfkesi, intikamı sonsuza dek varlığını Susana hatırlatacaktı. ➡️ Filmin sonunda Edward'ın, Susanla buluşmaya gitmemesinin nedenini kitabın sonunda hem Susan'ı hem de kendini öldürerek vermişti zaten. Her şeyi yazdığı bir kaç satırla bitirmişti zaten. Artık geride ne zayıf Edward kalmıştı ne de kendini Edward'dan üstün gören Susan, Edward ikisinin canını da kendi elleriyle almıştı. Ayrıca Susan'dan öldürdüğü çocuğunun hesabını da sormuştu. Kitapta Susan'ın tezahürü olan adama bağırıp haykırarak "Kızıma ne yaptın onu nasıl öldürürdün" diye sonda onu öldürmesi nefretinin ne denli Büyük olduğunu açıklamıştı ➡️ Susan'ı üç kere öldürdü kitapta... Birincisi zamanla, ikincisi nefretiyle, üçüncüsü ise kendi elleriyle yaptı bunu. Susan ablamız tüm bunları anlayana kadar kaç sek attı acaba masada. Çiçek gibi adamın kalbini kırdın bahçen bahar görmesin inşallah:) Bu duruma yakışacak çok güzel bir söz bırakıyorum.Tıpkı şairin dediği gibi: "Benim seninle olan savaşım bitti, gözlerin istediğine gülebilir" Hayırlı Cumalar