Taika Waititi, sinemanın ince mizahı oldukça kaliteli olan bir yönetmendir benim gözümde. Marvel gibi klişe ve aksiyon içinde olan bir sinema evreninde Thor:Ragnarok filmini alıp, kendine göre yorumlaması belki de Marvel evreninin en renkli ve en kendine has filmini yaratmasını…devamıTaika Waititi, sinemanın ince mizahı oldukça kaliteli olan bir yönetmendir benim gözümde. Marvel gibi klişe ve aksiyon içinde olan bir sinema evreninde Thor:Ragnarok filmini alıp, kendine göre yorumlaması belki de Marvel evreninin en renkli ve en kendine has filmini yaratmasını sağlamıştır. Bunun haricinde bu yılın en iyi filmlerinden biri olan Jojo Rabbit, yine klişe sayılabilecek II. Dünya Savaşı konusunu, kendine has yorumlaması yine Waititi zekasını gösteriyor.
Bu film ise, izlediğim iki filmine göre bir tık aşağı kalsa da, kendine has çizgisi sayesinde yine harika bir film izleme şerefini bize sunuyor. Hunt for the Wildpeople, Yeni Zelanda'nin en yuksek bütçeli filmi olması, bu filmin üzerinde beklentileri bir tık daha arttırıyor.
Filmin senaryosu, özünde bir yol filmi. Belki bu türde binlerce film olsa da, Waititi burada kendi çizgisi ile diğer türlerinden kendini ayırıyor. Lakin, bu kadar güzelliğin arkasında senaryonun çok fazla özenilmemesi, karakter tanıtımlarının tam olmaması ve çok fazla Bölüm'lere ayırması filmin senaryosal anlamda eksik kalmasına sebep olmuştur.
Filmin görüntü yönetmenliğini yapan Lachlan Milne, oldukça başarılı bir iş çıkarıyor. Filmin görsel anlamda göz doyurucu olmasını sağlayan Lachlan, filmi kurtaran adam oluyor. Tabi filmin doğada geçmesi ve otomatik olarak görsel bir şölen sunması, filmin görüntü anlamında bir parça torpilli olmasını sağlıyor.
Filmin oyuncu kadrosunda yer alan Julian Dennison (Ricky Baker) ve Sam Neill (Hector Faulkner) benim gözümde malesef ki tam performans gösteremiyor. Özellikle Jojo'daki oyuncu performanslarına bakınca, bu filmde çocuk oyuncunun filme tam adapte olamaması bir parça sorunlu kısım geliyor. Bunun haricinde yan rollerde yer alan karakterlerin, filme aman aman büyük katkı sağlanaması, filmin direkt olarak senaryo-görsel-müzik üzerine yük binmesine neden oluyor.
Ve gelelim, bu filmin yıldızına. Filmin müzikleri tek kelime ile muazzam. Taika'nin zaten senaryo ve müzik konusundaki ustalığı onun sinemadaki yönetmenler arasında farklı bir yere koyuyor. Bu yüzden, bu filmin açık ara net yıldızı, filmin müzikleri diyebiliriz.
Sonuç olarak benim gözümde Taika, bir Wes Anderson'undur. Renkli karakterini, filme çok güzel adapte edilebilen ve her filminde ayrı ayrı lezzet bırakabilen yönetmenlerden biridir. Özellikle son filmi Jojo'ya bakınca, geçen 3 yılda sinemasal anlamda kendini çok çok geliştirmiş olduğunu görüyoruz.
Bu yüzden...
Yürüyedur Waititi...
7/10