Spoiler içeriyor
Epeydir buraya bir şeyler karalamamıştım, hazır ses getirmişken biraz analizimle geldim, buradayım. Selametle herkese. Biraz spoiler içerebilir yazım zira hem öveceğim hem de yereceğim yeri geldikçe. Önden söyleyeyim. Güzel yorumları, fikirleri şimdiye kadar okudunuz diye tahmin ediyorum. Oyunculuklar, vay efendim…devamıEpeydir buraya bir şeyler karalamamıştım, hazır ses getirmişken biraz analizimle geldim, buradayım. Selametle herkese.
Biraz spoiler içerebilir yazım zira hem öveceğim hem de yereceğim yeri geldikçe. Önden söyleyeyim.
Güzel yorumları, fikirleri şimdiye kadar okudunuz diye tahmin ediyorum. Oyunculuklar, vay efendim konuşulmayanı anlatmış, işte gerçek Türkiye filan kıvamındaki olumlu yorumlardan ziyade, ben Netflix gibi popularitenin fabrikası olan bir platforma böyle bir işle çıkmalarını önden alkışlıyorum. Hatta yazı boyu alkışlayacağım. Hani kolaya kaçılıp 2.5 saatlik, TR insanı tespiti içeren ama TR insanının pek de izlemediği durağan bir film de olabilirdi biraz kırpmalarla bu hikâye. Ama olmamış, iyi ki de olmamış. Daha cesur, daha yenilikçi, daha eleştirel işlerin, gerçek sorgulamaların yolunu açar umarım. Gerçekten diziyi pek çok yönüyle beğendim ve takdir ettim. Ama gelin görün ki eleştirdiğim de çok şey oldu. Polemiğe çok kaçmamak için bazı şeylerin üstünün örtülmesi, tekrara düşen diyaloglar, akmayan konuşmalar, sosyokültürel yapının biraz da olsa belli etiketlere indirgenmesi, bazı noktalardaki mantık hataları, bana göre gereksiz uzatmalar, anlamsız tesadüfler... Daha da fenası, artık höh be dedirten acı üstüne gelen acılar... Açıkçası bazı yerlerde göndermeyi mi alayım, acıtasyonu mu alayım yoksa akmayan konuşmaları mı yakalayayım, nevrim döndü benim.
-spoiler kısım-
Dizide ölüm var, tecavüz var, intihar var, depresyon var, evlatlık hikayesi var, aile dramı var, hastalık var, var da var. İzlerken ama yani ya dedirtti bana biraz bu acitasyon konusunda. Ha diyeceksiniz ki bunlar hayatta yok mu, var tabii ki. Ama hepsi iç içe geçmiş tesadüfi hikayeler olunca biraz bana baygınlık tadı vermedi diyemem.
Fakat dizinin içine yerleştirilen bazı detayları aşırı derecede sevdim. Özellikle dizi sektörüne yapılan göndermeler, ne bileyim imamın TRT, Meryem'in Çukur seyretmesi gibi TV odaklı sahneler pek keyif verdi. Zeki Demirkubuz esintisi aldığım için de olabilir, bilmiyorum :D Bunlara ek olarak, dizinin taraf tutmamaya, her kesime az biraz dokundurmaya çalışması ve neticede kimse kimseyi anlamıyor, bilmiyor a bağlaması da hoşuma giden bir detaydı. Bazı noktalarda daha cesur olup orada görünmeyen kesimden de biraz bahsedebilmesini isterdim. Umarım böyle işlerin yapıldığı bir zamana da uyanırız bir gün.
Dizide Meryem'in muhteşem oyunculuğu konuşuluyor genelde ama kesinlikle herkes ayrı ayrı muazzamdı. (Özellikle Ruhiye, canım benim, kuzum ya, kıyamam ya...) İki istisna var bu oyunculuk konusunda bana göre, Sinan ve adı neydi hemen unuttum oyuncu olan karakter. Nesrin Cevadzade'ye zaten evvelden gıcık oluyorum da o kızın bu hikayede herkesi birleştirmek ve dizi sektörüne laf sokmak dışında hiçbir etkisinin olmaması bana boş göründü. Ben zaten bu tarz tesadüflere senaryolarda ezelden beri kıl oluyorum. Masum'da da her şey tesadüfen gerçekleşiyordu ama neyse bu başka bir konu...
Spoiler kısma son olarak şunu eklemek istiyorum, o Robertler görmüş ablamızın neden devlet hastanesinde olduğunu kafasında oturtabilen varsa beri gelsin... Ve neden kızım şu yengeni bir doktora götürün demedigini de... Hani daha çok mantık hatası vardı da, bunlar en gözüme çarpanlardı benim.
-spoiler bitti-
Kimsenin kimseyi durup anlamaya mecalinin de, isteğinin de olmadığı yaralı ve yaradan beslenen bir toplum olduğumuzu tespit eden bir başarılı işi, nasıl bir toplum olmamız gerektiğini bize dayatan ve bizi şekillendirme uğraşındaki bir platformdan izlemiş olduk. Modernite ürününden, modernlik eleştirisi... İroniler ironisi! Ama Netflix nerde sansasyonel iş varsa orda bitmeyi misyon edindiği için çok da şaşırmıyoruz. Devamı ve daha cesurları gelir umarım diyerek konuyu kapatıyorum. Sevgiler.
NOT: YALNIZ O ÇEKİMLER, O GÖRÜNTÜ, O SİNEMATOGRAFİ NEYDİ YA ÖYLE!