Türkiyede pek izlenmemiş, pek bilinmeyen; Breaking Bad, Boardwalk Empire, Dexter ve Madmen gibi inanılmaz yapımlara ilham olmuş o efsane dizi: The Sopranos.
100. Postuma bende özel bir yeri olan bir yapım incelemeyi istiyordum, Sopranos bu şerefe nail oldu, ne güzel…devamıTürkiyede pek izlenmemiş, pek bilinmeyen; Breaking Bad, Boardwalk Empire, Dexter ve Madmen gibi inanılmaz yapımlara ilham olmuş o efsane dizi: The Sopranos.
100. Postuma bende özel bir yeri olan bir yapım incelemeyi istiyordum, Sopranos bu şerefe nail oldu, ne güzel oldu.
Son 6 ayımı bu diziyi yavaşça fakat sindire sindire izlemekle geçirdim. Dizi bir hayat kesiti gibi adeta, daha ilk sezondan Sopranos ailesini aniden gün gün takip eden bir kamera gibi başlamaya alışamadıysanız ilk sezonda muhtemelen kapatacaksınızdır çünkü bu dizi öteki yapımlar gibi fan servis değil hatta tam aksine, senaryosu çoktan yazılmış ve ne olursa olsun öyle çekilecektir.
Dizimiz toplamda 6 sezon, 86 bölüm ve yine toplamda (kabaca) 86 saatten oluşmakta. Oyunculuklara gelecek olursak herkes rolü için biçilmiş bir kaftandı, Gandolfini’nin Emmy ödüllerinden bahsetmiyorum bile keza yönemenler ve senaristlerin de emmy ödülleri var. Anlayacağınız, vaktinin en muvaffak dizilerinden biriymiş Sopranos. Dizinin uzun metrajlı olmasından diziye ve karakterlere çok bağlanıyorsunuz, psikolojide hiper gerçeklik denilen o ilginç kavramı birinci elden yaşıyoruz ekrandaki insanlar için. Artık onlar gibi hareket ediyor ve konuşuyorsunuz bir yerden sonra çünkü işlenilen (mafya) aile yapısı o kadar samimi, oyunculuklar o kadar doğal ve başarılı ki insan şaşırıp kalmadan edemiyor. Üstte belirttiğim gibi Sopranos birçok diziye daha ilham olmuştur fakat nasıl bir şekilde? Anthony Soprano bir sosyopattır, ve dizi içerisinde kişiliğinin nasıl gittikçe kötüleştiğini ve gaddarlaştığını izleyince anlaycaksınız. Hayır hayır, başına öyle çok kötü ya da psikolojisini son derece bozacak bir hadise yaşamıyor. Bir karakterin yavaş yavaş ve izleyiciye tabiri caizse hissettirilmeden nasıl kötüye doğru evrildiğini sinema tarihinde ilk kez Sopranos işlemiştir. Breaking Bad Walter White karakteri buna en büyük ve somut misaldir. Hatta bir röportajda oyuncuya “Sopranos olmasaydı BrBa olur muydu?” diye bir soru yöneltiliyor ve Brian Cranston “Kesinlikle hayır, Anthony Soprano olmasaydı Walter White da olmazdı” cevabını veriyor.
Oyuncuların dizinin üstünden 20 sene geçtikten sonra bir buluşması oluyor, youtubeda aratınca bulabilirsiniz. Oyuncular bile o kadar alışmış ve birbirini sevmiş ki duygulu anlar yaşanıyor buluşmada. Tabii ana karakter Anthony Soprano’yu canlandıran James Gandolfini’nin ölümü de bütün oyuncuların yüreğinde açmış olduğu bir yara da ekleniyor bu duygusallığa.
Favori bölümlerime de değinmek istedim. Pine Barrens (S3 E11), College (S1 E5), Funhouse (S2 E13) ve Tony’nin fever dream sahneleri. Gerçi neredeyse her bölümü inanılmaz bir dizi fakat bunların yeri bende hakikaten ayrı.
Velhasıl Kelam arkadaşlar, sadece bir izleyici olarak bu diziyi o kadar çok beğendim ki kelimeler hakikaten kifayetsiz kalır. Popüler kültür öğesi olmadan çabucak izlemeniz lazım kanaatimce.
Dizide hoşuma giden yahut komik gelen bazı sözler ve alıntılar:
“Now I’m tellin’ ya, my business, I’m around alot of women. That one? Ain’t gettin’ laid.” -Silvio
“Leave the fucking cheese there alright? I love fucking cheese at my feet! I stick motherfucking Provolone at my socks at night so It smells like your sisters crotch in the morning alright? So leave the FUCKING COCKSUCKING CHEESE WHERE IT IS!” -Silvio
“Oh look at that! It’s like an ad for a weight loss center: Before and waayy before!” -Paulie
"You’re not gonna believe this. The guy killed 16 Czechoslovakians. He was an interior decorator." -Paulie
“Anyways, 4$ a pound” -Pussy
“Let me tell you something. Nowadays, everybody's got to go to shrinks and counselors and go on Sally Jesse Raphael and talk about their problems. Whatever happened to Gary Cooper, the strong silent type? That was an American. He wasn't in touch with his feelings. He just did what he had to do. See what they didn't know was once they got Gary Cooper in touch with his feelings was that they wouldn't be able to shut him up and then it's dysfunction this and dysfunction that and dysfunction va fa culo!” -Tony, S1 E1
“Even a broken watch shows the time correct twice a day.” -Tony, S1 E6 31:56
“Fear knocked at the door, faith answered. There was no one there.” -Moltisanti, S5 E6 17:20
“I gave that fuck pieces of my soul Adriana, you know what he said to me? He said I should have a fucking drink! That’s the guy Adriana, my Uncle Tony. The guy I’m going to hell for.” -Moltisanti
“Carmela can you please shut the DOOOOOOOOOOOR.” -Tony
“No man for any considerable period can wear one face to himself, and another to the multitude, without finally getting bewildered as to which may be the true.” -Nathaniel Hawthorne, The Scarlet Letter, 1850.*
*(S1 E5, bu söz Tony’nin karakterine gönderme yapıyor. Ayrıca bu bölüm (College) David Chase’in favori bölümüdür. Açıkçası benim de tüylerimi diken diken ediyor çünkü bölüm o kadar güzel ve göze sokulmadan işlenmiş ve karakter gelişimlerinde çok mühim değişimler meydana gelmiş ki bu favori bölümü olmuş Chase’in ve aynı zamanda benim de.