Bu diziyi ve konusunu aramızda bilmeyen yok bence. Annemle yaz boyunca bu diziyi birlikte izledik - tabi annem bazen beni beklemeyip yine izliyordu o yüzden kaçırdığım çok yer var- ve nihayet son sezonuyla birlikte bitti. Dizi incelemesi olarak değil de…devamıBu diziyi ve konusunu aramızda bilmeyen yok bence. Annemle yaz boyunca bu diziyi birlikte izledik - tabi annem bazen beni beklemeyip yine izliyordu o yüzden kaçırdığım çok yer var- ve nihayet son sezonuyla birlikte bitti. Dizi incelemesi olarak değil de dizi boyunca dikkatimi çeken bazı şeylerden bahsedeceğim;
1-) En önemli ben benim en çok dikkatimi çeken mesele; Feriha'nın küçük erkek kardeşi Ömer'in akşamın bir vakti, ÇOCUK BAŞINA dışarıya çıkabilmesi ve rahatça komşularının evine gidip gelebilmesi. Belki bazılarına normal gelebilir ama 2024 yılındayız ve ben 21 yaşımda dışarıya tek başıma çıkmadan önce 21 kere düşünürüm (yine çıkmam, çıkamam) bunda kız olmam da etkili olabilir tabi ama erkekler de bence -ya da belli bir yaşa kadar erkekler- kafalarına göre dışarı çıkamıyorlardır. Yani hırlısı, hırsızı, sapığı, tecavüzcüsü, gaspçısı ya da hiçbir şey olmasa bile sırf canı istediği için sizi öldürebilecek manyaklar var. Kaldı ki çocukları hiç düşünemiyorum çünkü gündüz vakti -pek çoğu- evinde bile güvende degil. 2011'de çekilmiş bir dizi ve sadece 13 yılda bu kadar gerilememiz bana çok korkutucu geliyor.
2-) Oyunculuklar. Dizi boyunca Çağatay Ulusoy dışında tüm oyuncuları gözlerimden kalp ❤️ fışkırtarak izledim. Tüm oyuncular çok iyi ve kaliteliydi ve günümüzde kameranın karşısında çirkin görünürler diye ağlamayan AĞLAYAMAYAN oyuncularımızı düşününce aslında Çağatay Ulusoy'un oyunculuğu bile bana standartların çok üstünde geldi. Yani soruyorum size günümüz oyuncularından kim hangisi Cansu rolünü Cansu kadar gıcık oynayabilir? Ya da suratı fakiri oynayabilecek kadar Feriha omaya müsait biri var mıdır ( bu esprinin nasıl yapıldığını unuttum djchhdhddjddj) Rıza Efendi zihnimde kapıcı rolüyle o kadar bütünleşmiş ki adamı ne zaman hayal etsem elinde süpürge var. Ama en çok şunu merak ediyorum; Hande rolünü oynayan oyuncu çok güzel ve yetenekli olmasına rağmen neden diğerleri kadar popüler olmadı ki. Bence Türk dizi tarihinin en çekici Bad Girl'ü oydu. Ama sadece Bad Girl olarak. İyi kalpi olmak Hande'ye hiç yakışmıyordu 🙄.
3-) Saç/Makyaj. Dizidie saç/makyajdan sorumlu sanatçının kim olduğuna dikkat etmedim - etmeliydim aslında- ama makyajları mükemmeldi. Hem de 2010 standarlartında değerlendirilirse bayağı mükemmel. Ayrıca dizi boyunca Hande'nin ve arkadaşı Nehir'in yapay sarı saçlarından ne kadar iğrendiysem Feriha ve özellikle de Cansu'nun sağlıklı ve parlak görünümlü saçlarına o kadar hayran oldum. Keşke benim de Feriha gibi saçlarım olsaydı 🥹.
4-) ve son Mekanlar. Bize bu hikâyeyi ve fakir/zengin arasındaki sert ayrımı bu kadar gerçekçi gösterebilmelerinin en büyük sebebi bence doğru mekan secimleriydi. Feriha'nın evinden geçen kanalizasyon borusunu hatırlıyorsunuz değil mi 🥹 ve kameranın çekimleri de bence bize tam olarak dizinin içindeymiş gibi hissettiriyordu. Bunun için yönetmene teşekkür etmeliyiz sanırım.
Dizinin ilk sezonu çok iyiydi bence. 2. sezonu da bir yere kadar güzeldi ama sonradan eklenen gereksiz uzatmalar, saçma diyaloglar, sahneler... Bir de Vahide Gördüm de diziden ayrılınca hiç tadı kalmadı. Bence bu kadar uzatmamalılardı Emir'in Yolu ne yani🥴? Yine de annemle son bölüme kadar bıkmadan izleyip bitirebildiğimiz için bize Koca bir tebrik🌟. 5 üzerinden 3 puan verilir bu diziye.
Web yapım aşamasındadır.
En iyi deneyim için mobil uygulamamızı indir.
En iyi deneyim için mobil uygulamamızı indir.
Sümeyye,The First of Her Name, Mother of Cats
(@sumriorson)
We fight for our Queen 👑
Joined at November 2023
27
Followers
10
Following
68
Post
86
Movie
22
Serie
66
Book
Bu diziyi ve konusunu aramızda bilmeyen yok bence. Annemle yaz boyunca bu diziyi birlikte izledik - tabi annem bazen beni beklemeyip yine izliyordu o yüzden kaçırdığım çok yer var- ve nihayet son sezonuyla birlikte bitti. Dizi incelemesi olarak değil de…devamı
Bunu yanlışlıkla okundu olarak işaretlemişim ama yarım bırakmıştım aslında😬Kitabın sayfa sayısı ve manga olduğu için sayfalarının neredeyse tamamının boş olduğu göz önüne alındığında aslında bu utanç verici bir durum olmalı ama gerçekten okuyamadım🥺. Elimden geldiğince hiçbir kitabı yarım bırakmam ve…devamı
Polisiye ve seri katil konulu kitaplardan nefret etmeme rağmen bu kitabın romantik/komedi tarzında olacağını düşündüğüm için başlamıştım çünkü romantizme bayılırım ama kitapta, özellikle de ilk yarısında romantizmden eser yok. Aslında hicbir şey yok. Karakterlerin seri katil olduklarını biliyoruz ama ben…devamı
Bu benim okuduğum ilk distopik roman ve buna rağmen distopik yönünün çok zayıf kaldığını fark ettim ama beğendim kitabı. Belki de kitabı bastan sona bir distopya değil de aşk romanı olarak okuduğum için beğenmişimdir çünkü bence güzel bir aşktı:))) Kitaptaki…devamı
Bu benim en en en sevdiğim k-drama. İzleyeli bayağı oldu ama bir anda aklıma geldi yine ne kadar güzel bir dizi olduğu. Sıkıcı sahneleri olsa da ben çiftin kimyasina hayran olduğum için bu sahneleri bile bayıla bayıla izlemiştim ve bu…devamı
George Orwell'ın daha önce 1984 romanını okumuştum ve okuduğum zamanlar için anlatım tarzı bana biraz ağır geldiği için bitirmem bayağı uzun sürmüştü. O yüzden bu kitaba karşı hep önyargılıydım ve bugün nihayet okudum kitabı. 1984'e göre daha kolay okunuyor ve…devamı
Az önce Cam Şato serisine goodreadstan yapılan yorumları okuyordum ve tesadüfen bir yorumda Cam Şato kurgusunun bu kitaptan alındığını yazdığını okudum. Zaten okuyanlar bilir Cam Şato'yu yazarken yazarımız Yüzüklerin Efendisi, Buz ve Ateşin Şarkısı, Witcher ve daha birçok seriden 'minik…devamı
Bu kitabın düşük puanlı incelemelerine göz gezdirdiğimde pek çok kişinin Mevlana'nın "Bir odada herkes aynı fikirdeyse,orada kimse düşünmüyordur" sözünü paylaştıklarını ve abartıldığını düşündüklerini okudum. Açıkçası kitabı çok fazla beğenmemekle birlikte abartılacak kadar kötülenecek bir kitap olduğunu da düşünmüyorum. Ama kitabı…devamı
Son sayfalara kadar benim için ortalama bir kitaptı ama sonunu beğendim. Sonu dışında hoşuma giden pek bir şey olmadı maalesef kitapta. En başta karakteri sevmedim. Stefan Zweig'in güzel bir anlatım tarzı var ama bu kitap benim için bir düz yazıdan…devamı
Kitap boyunca Ferdinand ve Paula karakterleri üzerinden bize aktarılan, aslında Stefan Zweig'e ait olan düşüncelerin bazılarına katılmamakla birlikte bu düşünceleri çok iyi anladığımı, taa kalbimin derinlerinde hissettiğimi belirtmek isterim.Bu kitapta savaş ve özgürlük üzerinden aktarılan düşünceleri ve duyguları hayatımın pek…devamı