🐺 Kraliyet Suikastçısı, Robin Hobb
🐾 Ben bu kitabı çok ama çok beğendim. Açıkçası bu seriyi bu kadar sevmeyi beklemiyordum. Sırasıyla neler yüzünden bu kadar etkilendiğimi anlatayım.
🐾 İlk olarak gerçekçiliği. Normalde bu tarz serilerde ana karakterin işleri genelde mucizevi…devamı🐺 Kraliyet Suikastçısı, Robin Hobb
🐾 Ben bu kitabı çok ama çok beğendim. Açıkçası bu seriyi bu kadar sevmeyi beklemiyordum. Sırasıyla neler yüzünden bu kadar etkilendiğimi anlatayım.
🐾 İlk olarak gerçekçiliği. Normalde bu tarz serilerde ana karakterin işleri genelde mucizevi şekilde çözülür, her şey denk gelir, çok önemli insanlar ona destek olur vesaire, vesaire. Ama bu seride öyle değil. Fitz zaten doğuştan şanssız ve damgalanmış. Daha sonra birilerinin kontrolüne giriyor ve tüm hayatı ona ait olmaktan çıkıyor. Bir şeyler öğrenmek istediğinde o şeyde zaten doğuştan yetenekli olduğu ortaya çıkıp birden ustalaşmıyor. Aksine birileri ona köstek olduğunda gerçekten düşüyor, çaresiz kalıyor.
🐾 Bu kitabın her yerinde bu gerçekçiliği dibine kadar hissettim. Bir şeylere karşı koymaya çalışırken ayakları takıldığında, içlerine doğmayan, sonradan acı bir şekilde yüzlerine çarparak öğrendikleri gerçeklerde, çabaladıkları ama sürekli daha kötüye giden gidişatta ve dibe vurduklarında... Fitz'in adım adım düştüğü çaresizlikleri, gerçekleri zorla kabullenişini okurken ben de bunları yavaş yavaş hissettim. Aynı gerçek hayatta da olduğu gibi savaşlar bir anda kaybedilmedi, çok çabalamaya rağmen en sonunda kendilerini orada buldular.
🐾 Kitabın bu yanını çok sevdim. Sürekli bu olaylar nasıl toparlanacak, bu işler nasıl yoluna girecek diye merakla okudum. Tempo bir an bile düşmedi. Sanki ben de Fitz'le birlikte işleri yoluna koymaya çalıştım, akıntılarla boğuştum. Bu, bu kadar etkilenmemin ikinci nedeniydi. Sonuna kadar ne olacağını merak ederek keyifle okudum ve sonu geldiğinde neredeyse suratıma çarpılmış gibi hissettim.
🐾 Normalde saray entrikaları okumayı sevmememe rağmen bu seride saray olaylarını okumaktan inanılmaz keyif aldım, sürekli bir dahaki bölümde ne olacağını merak ettim. Bitişi olayları kırılma noktasına kadar taşıdı. Devamını çok merak ediyorum. Bir an önce okumak istiyorum. Umarım bu kitaptan aldığım zevki üçüncü kitapta da alırım ve bu seriye güzel bir veda ederim.
🐾 Yorumumu kitabın son cümlesiyle kapatıyorum. İstemeyenler okumasın :)
"Tüm zamanların şimdi olduğu ve seçimlerin her zaman basit ve senin olduğu bir yer var."
🗡️ Suikastçının Çırağı, Robin Hobb
🐎 Okumayı her zaman istediğim bir epik fantastik serisiydi. Sonunda okumaya başlayabildim. Bu arada kitabı bitirdikten sonra öğrendim ki yazarın asıl ismi Margaret Astrid Lindholm Ogden'mış. Kadın bir fantastik yazar olması da ayrı hoşuma gitti.…devamı🗡️ Suikastçının Çırağı, Robin Hobb
🐎 Okumayı her zaman istediğim bir epik fantastik serisiydi. Sonunda okumaya başlayabildim. Bu arada kitabı bitirdikten sonra öğrendim ki yazarın asıl ismi Margaret Astrid Lindholm Ogden'mış. Kadın bir fantastik yazar olması da ayrı hoşuma gitti.
🐎 Kitaba ilk başlarda bir türlü ısınamadım. Elimde çok gezdi, niyeyse bir türlü sarmadı. Genelde epik fantastiklerde yaşadığım bir sorun, o yüzden çok umursamadan okumaya devam ettim. Gerçekten de bir süre sonra akıcılaşmaya başladı. Oradan sonrası su gibi akıp geçti.
🐎 Kitap ana karakterin geçmişe dönerek kendi hayatını anlatması şeklinde ilerliyor. Bir yerlerde yaşlanmış olan ana karakterimiz anılarının en başında başlayarak hayatını anlatıyor. Bu aslında kötü değildi ama bazı yerlerde ana karakterin çok küçük olması garip geldi. İlk kitap ana karakterin (Fitz, Kraliyet Gayrimeşru Çocuğu anlamına geliyor) 6-14 yaş aralığını ayrıntılı şekilde anlatıyor. Bu yüzden bazı zamanlar ana karakterin küçüklüğü beni hikayeyi sorgulamaya itti, koptum. Bir tık daha hızlı büyüseydi, daha büyük yaşlarını anlatsaydı, herhalde daha çok hoşuma giderdi.
🐎 Genel olarak bakarsam güzel bir epik fantastikti. Ana karakteri, yan karakterleri, evreni sevdim. Finali de güzeldi ama finalde yaşanan birsürü olayın kitabın spnuna biraz daha yayılmış olmasını, sadece en sonlarda toplanmamasını isterdim. Herhalde o şekilde kitabın sonları genel olarak daha akıcı olabilirdi. Ama yaptığım tüm eleştiriler aslında beni çok etkileyen şeyler değildi. Kitabı gayet sevdim, serinin devamını okumak için sabırsızlanıyorum.
🐎 Bu arada serideki Soytarı karakterini Cosmere evrenindeki Hoid karakterine benzettim :)
🗡️ Alıntılar 🗡️
"Ve yarın aynı şeyleri tekrar yapacağız. Ve tekrar. Bir sabah kalkıp neydiyse, seni yine de öldürmediğini fark edene kadar."
"Bir hükümdar bütün tebaası olmalıdır, çünkü insan ancak bildiğine hükmedebilir."
⚽ Erken Kaybedenler, Emrah Serbes
👟 Kitapta yaklaşık 10-14 yaşındaki farklı erkek çocuklarının kısa kısa hikayeleri anlatılıyor. Ben ilk başta anlamadım. Birkaç bölüm boyunca karakter değiştikçe karakterin yaşamı da değişince bir süre "Ben mi unuttum acaba, yanlış mı hatırladım?" diye…devamı⚽ Erken Kaybedenler, Emrah Serbes
👟 Kitapta yaklaşık 10-14 yaşındaki farklı erkek çocuklarının kısa kısa hikayeleri anlatılıyor. Ben ilk başta anlamadım. Birkaç bölüm boyunca karakter değiştikçe karakterin yaşamı da değişince bir süre "Ben mi unuttum acaba, yanlış mı hatırladım?" diye kara kara düşündüm. Sonra arkasını okuyunca anladım ki her bölüm farklı bir çocukmuş.
👟 Açıkçası benim çok da hoşuma giden bir kitap olmadı. Akıcı mıydı, evet; ama sevdim mi, pek değil. Erkek çocuklarının neredeyse hikayelerin tümünde karşı cinsleriyle alakalı, cinsellik üzerine fikirlerinin bu kadar çok vurgulanmış olması; bazılarının 10lu yaşlarında olmasına rağmen içki, sigara içmesinden bahsedilmesi hoşuma gitmedi. Eğer erkek çocukları böyleyse de, ben onların iç dünyasını bilmek istemiyorum, teşekkürler jsjdjd.
👟 Bu tarz yine ergen bir erkek çocuğunun iç dünyasını vurgulayan kitap olarak Çavdar Tarlasında Çocuklar'ı da okumuştum. Onda da aslında konu edilen çocuk benzerdi ama beni rahatsız etmemişti okuması. Bu kitapta bir şeyler rahatsız etti, ben bu derece olduğunu düşünmüyorum bazı şeylerin.
👟 Genel olarak bakarsam çok sevmedim. Bu üstte bahsettiğim sebeplerden dolayı da değil; bana kitap, anlatılanlar çok da anlamlı gelmedi. Okumasam da olurmuş gibi hissettirdi. Alper Canıgüz, Murat Menteş'in Afili Filintalar tayfasından olduğu için aslında okumak için hevesliydim, onların kalemini çok seviyorum. Emrah Serbes'in de tarzında onları çağrıştıran bir şeyler olsa da onun tarzını sevmedim. Bir daha okumayı tercih etmem.
⚽ Alıntılar ⚽
"Ama yapamadım. Neden? Çünkü büyüdükçe arzularım küçüldü, şaşkınlıklarım küçüldü, beklentilerim küçüldü. Büyüdükçe öyle küçüldüm ki içimde taşacak bir şey kalmadı. Büyümenin bir bedeli varsa işte bu, yarım metre uzadım, yirmi kilo aldım ve dünyadan vazgeçtim."
"Babam da artık, dövecek mi öldürecek mi ne yapacaksa yapsın, sırf bakış, sırf karizma, ucuz bütçeli bir gerilim filmine döndü aramızdaki ilişki; iç parçalayan diyaloglar, korkutayım derken güldüren sahneler."
"Unutmanın acısı, ayrılığın acısından farklı. Ayrılık hüzne yakın, unutmak kasvete. Yani birini er geç unutmaya mahkum olduğunu bilmenin kasvetinden bahsediyorum. Birini yavaş yavaş unuttuğunun bilincine vardığın anların sıkıntısından bahsediyorum. O kişinin parça parça silinip alakasız hatıraların arasına karışmasından bahsediyorum. Belki de neden bahsettiğimi bilmiyorum, sadece üzülüyorum, vasıfsız keder."
🕰️ Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi, F. Scott Fitzgerald
🍼 Çok kısa, bir çırpıda okuduğum bir hikayeydi. On beş dakikada bitirdim galiba. Harcadığım süreye değen bir hikayeydi. Okuması ilginç ve keyifliydi.
🍼 Benjamin'in yaşamının hiçbir döneminde yaşıtlarına yakın hissedememesi, hiçbir zaman…devamı🕰️ Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi, F. Scott Fitzgerald
🍼 Çok kısa, bir çırpıda okuduğum bir hikayeydi. On beş dakikada bitirdim galiba. Harcadığım süreye değen bir hikayeydi. Okuması ilginç ve keyifliydi.
🍼 Benjamin'in yaşamının hiçbir döneminde yaşıtlarına yakın hissedememesi, hiçbir zaman bir yere ait olamayışı üzücüydü. Beni hayatın merhaleleri hakkında düşündürdü.
🍼 Bence okumaya değer bir hikaye. Tavsiye ederim.
🕰️ Alıntılar 🕰️
"İnsanların unutması kaçınılmaz bir sondu her zaman."
"Hayat böyledir işte, kesişen hayatlar ve yollar zinciri, kimsenin kontrol edemediği..."
"Hayatlarımızı bazen yakaladığımız fırsatlar belirler. Bazen de kaçırdığımız.''
Çoğu insan bu görüşüme katılmaz ama ben Zweig'in abartıldığını düşünüyorum. (Subjektif görüşüm, linçlemeye gelmeyin.)
Hikayeleri akıcı, güzel ama bana nedense pek de etkileyici gelmiyor. Okuduktan sonra bende bir iz bırakmıyor. Okurken güzel vakit geçiriyorum, daha sonrasında bende bir mirası kalmıyor.…devamıÇoğu insan bu görüşüme katılmaz ama ben Zweig'in abartıldığını düşünüyorum. (Subjektif görüşüm, linçlemeye gelmeyin.)
Hikayeleri akıcı, güzel ama bana nedense pek de etkileyici gelmiyor. Okuduktan sonra bende bir iz bırakmıyor. Okurken güzel vakit geçiriyorum, daha sonrasında bende bir mirası kalmıyor. (Birkaç hikayesini bunun dışına alıyorum.)
Bu kitapta da 3 kısa hikaye vardı. İlk ikisi fena değildi, güzeldi. Üçüncüsünü amaçsız buldum. Üstte bahsettiğim gibi çok da
etkilenmedim.
"Şimdiye kadar hiç kimseye söyleyemediklerini, hatta kendilerine bile itiraf edemedikleri şeyleri birbirlerine anlatıyordu bu iki yalnız insan, oysa birbirlerini doğru dürüst tanımıyorlardı bile. Fakat birinin yüreğinden kopan çığlık diğerinde karşılık buluyordu, çünkü onların acıları akrabaydı."
"Fakat doğa bizi parça kemik yasalarındaki ahenge, uyuma öyle bir alıştırmıştır ki, onun görmeye alışık olduğumuz uyumundaki en ufak bir kayma bizi tiksindirir, korkutur; bu nedenle Yaradan'ın her hatası yanlış yaratılmış bu varlığa karşı -her ne kadar bir haksızlık ise de ne yazık ki çözümü yoktur, içimizde öfke uyandırır. Daha da kötüsü tiksintimizi onu özensiz yaratana değil, hiçbir suçu günahı olmayan eserine yöneltiriz: Sakat ve biçimsiz varlık yeterince sıkıntısı, derdi yokmuş gibi sağlıklı ve kusursuz varlıkların nahoş davranışlarına da katlanmak zorunda kalır. Bu nedenle şaşı bir göz, yamuk bir dudak, yarılmış bir ağız gibi doğanın bir kereliğine yaptığı bir hata, bir insanın gittikçe artan acısına, ruhunda onarılmayacak bir yaraya dönüşebilir; etrafımızı saran, dünya dediğimiz ve inanmakta güçlük çektiğimiz gezegendeki anlam ve adalete olan inancımızı şeytani bir felakete dönüştürür."
Bu kitabı serinin ilk kitabına nazaran daha çok sevdim. Asya edebiyatından mitoloji esintili, masal tarzı fantastik hikayeler okumayı seviyorum. Bu kitap da böyle bir hikaye odaklıydı ve çok sevdim.
🐇 Tuz ve Fal İmparatoriçesi
🔮 Çok tatlı, şirin bir hikayeydi. Kısacık ve güzeldi. Ben anlatım tarzını da, kitabın genel atmosferini de sevdim. Bayıldım diyemem, ama sevdim.
🔮 Ama şunu da söyleyeyim, eğer Çin edebiyatına biraz ilginiz yoksa ya da…devamı🐇 Tuz ve Fal İmparatoriçesi
🔮 Çok tatlı, şirin bir hikayeydi. Kısacık ve güzeldi. Ben anlatım tarzını da, kitabın genel atmosferini de sevdim. Bayıldım diyemem, ama sevdim.
🔮 Ama şunu da söyleyeyim, eğer Çin edebiyatına biraz ilginiz yoksa ya da masal tadında, bazı şeylerin belirsiz kaldığı hikayeleri sevmiyorsanız önermem. Ben üçünü de seviyordum. Bu yüzden keyifle okudum.
Bugün Dune 2'ye gittim ve tek diyebildiğim şey inanılmazdı. Ben bu serinin kitaplarına ayrı, filmlerine ayrı ölüp bitiyorum. Açık ara favorilerim.
Geçen sene zaten ful Dune'a kafayı takmıştım. Şu anda sinemadan çıktıktan sonra yine aynı duruma geldim. Tüm seriye baştan…devamıBugün Dune 2'ye gittim ve tek diyebildiğim şey inanılmazdı. Ben bu serinin kitaplarına ayrı, filmlerine ayrı ölüp bitiyorum. Açık ara favorilerim.
Geçen sene zaten ful Dune'a kafayı takmıştım. Şu anda sinemadan çıktıktan sonra yine aynı duruma geldim. Tüm seriye baştan başlamamak için kendimi çok zor tutuyorum. Son 2 kitabını da bu hevesle bitirip bu muhteşem seriyi tamamlayacağım yakında.
Güzel bir uzun öyküydü. Gerilim temalıydı. Çok korkmasam da yine de etkileyici bir işlenişi vardı. Sonunu da, genel olarak kitabın gidişatını da sevdim. Ayrıca sonundan biraz Interstellar hissi aldım.
Bence kesinlikle okumaya değer. Eğer gerilim türünde bir şeyler okumak istiyorsanız…devamıGüzel bir uzun öyküydü. Gerilim temalıydı. Çok korkmasam da yine de etkileyici bir işlenişi vardı. Sonunu da, genel olarak kitabın gidişatını da sevdim. Ayrıca sonundan biraz Interstellar hissi aldım.
Bence kesinlikle okumaya değer. Eğer gerilim türünde bir şeyler okumak istiyorsanız bu kitabı aklınızda bulundurabilirsiniz. Ayırılan zamana değiyor.
"Şimdi ortalık çok sakin. Öyle sakin ki, sessizliğin kendisi hafifçe hışırdıyor gibi."