MÖ 469 yılı civarında doğan, "Gnothi Seauton" yani "Kendini Bil" felsefesini savunan ve Yunan felsefesinin kurucularından olan Sokrates, maalesef bizlere yazılı kaynak bırakmamış, öğrencilerinin ve ardıllarının dolaylı anlatımıyla günümüze ulaşmıştır. Bu anlatımlar, Sokrates ve muhataplarının bir konuyu soru-cevap tarzında inceledikleri…devamıMÖ 469 yılı civarında doğan, "Gnothi Seauton" yani "Kendini Bil" felsefesini savunan ve Yunan felsefesinin kurucularından olan Sokrates, maalesef bizlere yazılı kaynak bırakmamış, öğrencilerinin ve ardıllarının dolaylı anlatımıyla günümüze ulaşmıştır. Bu anlatımlar, Sokrates ve muhataplarının bir konuyu soru-cevap tarzında inceledikleri diyaloglar olarak kaleme alınmış ve bunun sonucunda da Sokratik diyalog edebi türü ortaya çıkmıştır.
MÖ 428 ya da 427 yılında doğan ve Sokrates'in öğrencisi olan Platon ise, onu en çok etkileyen ve hayatını değiştiren Sokrates’e eserlerinde sürekli yer vermiştir. Platon, hiçbir diyalogunda doğrudan kendini konuşturmadığı gibi dolaylı olarak Sokrates’in çok yakınında bulunduğunu sürekli ima etmiştir.
Eserlerinin büyük çoğunluğu günümüze kadar
gelen, nadir antik yazarlardan biri olan Platon'un Sokrates'in Savunması adı altında basılan eseri, İmparator Tiberius döneminin (MÖ 1. yüzyıl) aydın
ve astrologlarından Thrasyllos’un trajedi tetralojilerinden (dörtleme) esinlenerek hazırladığı liste baz alındığı için toplam 4 bölümden oluşmaktadır.
1- Euthyphron (Dindarlık Üzerine)
Euthyphron adlı kâhin ve din bilimci ile Sokrates
arasında geçen; dindarlık, kutsallık ve genel olarak insanın Tanrı’ya karşı görevleri hakkında bir diyalogdur.
Diyalog, diğer suçların yanında dinsizlikle de suçlanan Sokrates’in dinî inanışları hakkında da bilgi verir.
2- Apologia (Sokrates'in Savunması)
Apologia, kentin inandığı tanrılara inanmadığı, yeni tanrılar icat ettiği ve gençleri yoldan çıkardığı gerekçeleriyle suçlanan Sokrates'in dava sürecini anlatır. Sokrates’e yapılan suçlamaların yanı sıra Sokrates’in bu suçlamalara verdiği yanıtlara, bu yanıtları verirken mahkemedekilere yönelttiği akıl dolu sorulara ve olaylara felsefi açıdan bakışına da şahit oluruz.
3- Kriton (Yapılması Gerekenler Hakkında)
Kriton adlı öğrencisinin, ölümünden bir gün önce hocası Sokrates'i ziyaret ederek, onun firar etmesi ve bir yurttaşın saygı duyması gereken ilkeler üzerine tartıştıkları bir diyalogdur.
4- Phaidon (Ruh Hakkında)
Dolaylı diyaloglar kategorisine giren Phaidon, Phaidon isimli öğrencisinin, diğer öğrencileriyle birlikte, hayatının son gününde Sokrates’le yaptıkları felsefi konuşmaları, Ekhekrates’le yaptıkları sohbete aktaran bir diyalogdur.
Antik Yunan felsefesinde ruhun ölümsüzlüğünü irdeleyen en önemli eser sayılan Phaidon'da flashback tekniğinin de gayet güzel kullanıldığını görmüş oluyoruz. Okurken en çok keyif aldığım bölüm oldu diyebilirim Phaidon için. İçlerindeki en uzun bölümdü ama hiç bitmesin istedim açıkçası.
Tarihin bilinen en meşhur öğretmen-öğrenci ikilisi olan Sokrates'i ve Platon'u eserlerden de olsa tanıyabilmek çok keyifliydi. Özellikle Sokrates'in sohbetleri sırasında, anlatımındaki o sakinlik ve dinginlik beni büyüledi diyebilirim. Bazı felsefi açıklamaları biraz beyin yaksa da, tekrar tekrar okumama vesile olsa da iyi ki bu dünyadan bir Sokrates geçmiş ve iyi ki Platon, bu büyük filozofun namını bizlere dek ulaştırmış. Kitapla kalın...
Notum : 10/10