Bir noktada filmi beğenmek, anlamlar çıkarmak için kendimi sorguladım ama yok, olmuyor. Üç saatten fazla vaktimi dakikamı bu şeye verdim ama değmedi ya.
Film bir nevi ikiye ayrılıyor diyebiliriz. Hatta bayağı deriz aslında. İlk kısım Rıza'nın gözünden Hicran'ın kaçışını, ikinci…devamıBir noktada filmi beğenmek, anlamlar çıkarmak için kendimi sorguladım ama yok, olmuyor. Üç saatten fazla vaktimi dakikamı bu şeye verdim ama değmedi ya.
Film bir nevi ikiye ayrılıyor diyebiliriz. Hatta bayağı deriz aslında. İlk kısım Rıza'nın gözünden Hicran'ın kaçışını, ikinci kısım Hicran'ın gözünden bu girişimin sonuçlarını anlatıyor.
Film genel olarak bu kaçma girişimi üzerinden ilerliyor. İkinci kısımda farklı olaylar gelişse de yine aslında hepsi bunun ürünü.
Genel olarak filmi gerçekten beğenmedim çünkü filme beni bağlayacak hiçbir şey yoktu. Ha, bağlayacak tek şey sinemada arkadaşlarımla izliyor oluşumdu. Daha kötüsü sinir olmadığım karakter de olmadı. Nasıl başardılar bilmem ama karakterlerin hepsi mi sinir bozucu olur... Her gün hikayeler anlatan adam mı dersin, memlekete adam yetiştiriyorum diye sayıklayan düzenbaz mı dersin, yüreği de topal Yılmaz mı dersin, arkadaşı adı her neyse mi dersin, hele hele o öğretmen emeklisi saçmalığın daniskası var ya... Yani yok, cidden hepsi çok deli ediciydi.
Hayat bu bahanesinin ardına sığınmak bu film için kolaya kaçmak olur gibi geliyor. Hayat buysa bile bu kadar sıkıcı bir kurgu olmak zorunda değildi, içim bayıldı. Hayat dediğimiz şeyin bu olduğuna inanmıyorum ya, bir yerlerde bu insanlar varsa bile bu yorum onları aşağılamak gibi olmuş bence.
Fazla bir şey demeyeceğim, sondaki ağlama sahnesini bayağı beğendim. Sanki o ağladıkça ben rahatladım, oyunculuk da aşırı iyiydi. O ağlamanın rol olduğuna inanmak çok zor.
Ayrıca dekorlar da aşırı iyi yapılmıştı. Köy evleri %100 köy eviydi, koltuğun arkasına sıkıştırılan ütü masasından mutfaktaki kutunun üstüne serilen sofra bezi ve onun üstündeki domatese kadar her şey çok doğru hissettiriyordu. Sinematografiden fazla anlamıyorum aslında ama ışığı kullanış biçimlerini, çekim açılarını ve yerlerini beğendim diyebilirim.
Sondaki sahne gerçeklik algımızı sorgulattı, gerçek olamayacak kadar güzeldi ve sondaki replik bi duraklattı.
Yine de izlenir miydi? Hayır.
Bir daha olsa hayatta izlemem. Çok da gerek yok cidden.