Dünyada o kadar çok izlenecek film, okunacak kitap, gezilecek yer var ki insan, hayatı boyunca birçoğunu yapamayacağı için üzülüyor. Romalılar bu durumu "Ars longa, vita brevis" diyerek özetlemiş. "Sanat uzun , hayat kısa."
Tek mekanda geçen filmleri izlemek genelde zorlayıcı olmuştur benim için ama Coherence mekanın sınırlarını genişletmeyi o kadar güzel başarmış ki gözünü kırpmadan izletiyor kendini. Paralel hikayeler ve karakterler bir noktada hallaç pamuğuna dönüyor ve kimin hangi evrenden olduğunu takip edebilmek…devamıTek mekanda geçen filmleri izlemek genelde zorlayıcı olmuştur benim için ama Coherence mekanın sınırlarını genişletmeyi o kadar güzel başarmış ki gözünü kırpmadan izletiyor kendini.
Paralel hikayeler ve karakterler bir noktada hallaç pamuğuna dönüyor ve kimin hangi evrenden olduğunu takip edebilmek iyice zorlaşıyor ki ben de böyle yapımları daha çok seviyorum. En başından sonunu öngörebildiğim bir film yerine ne zaman ne olacağını kestirememeyi, zihnimin zorlanmasını kesinlikle tercih ederim.
Filmi keyif alarak merakla izledim. Kamera açıları orada bulunan insanlardan biriymişiz gibi hissettirdiği için ayrı bir sevdim. Çok az bütçeyle çok iyi bir film çekilebileceğinin kanıtı olmuş resmen.
Filmi kendi içinde ikiye ayırırsam Gil'in gece yarısı yaptığı yürüyüşler ve karşılaştığı tarihi kişiliklerle geçirdiği vakitler çok güzeldi. Paris'i Gil'in gözünden çok sevdim gerçekten. Fikir olarak da işleniş olarak da çok hoşuma gitti bu kısımlar. Ait olduğu yeri sonunda bulma…devamıFilmi kendi içinde ikiye ayırırsam Gil'in gece yarısı yaptığı yürüyüşler ve karşılaştığı tarihi kişiliklerle geçirdiği vakitler çok güzeldi. Paris'i Gil'in gözünden çok sevdim gerçekten. Fikir olarak da işleniş olarak da çok hoşuma gitti bu kısımlar. Ait olduğu yeri sonunda bulma hissini muazzam şekilde yansıttı bence Gil.
Diğer taraftan İnez'le olan ilişkilerine daha doğrusu İnez'e o kadar zor dayandım ki bir ara kapatacaktım hatta. Hayatındaki insana saygı duymayan, isteklerini önemsemeyen, sürekli aşağılayan ama yanından da ayırmayıp sürekli onu değiştirmeye çalışan insanlara tahammül edemiyorum.
İnez ve ailesinin olmadığı kısımlardan yeni bir film çıkarsalar defalarca izlerdim sanırım💜
Stephan Hawking azmi ve çalışmalarıyla kesinlikle örnek alınacak bir bilim insanı ama hayatını okuduğumda çalışmaları çok kıymetli olsa da insan ilişkileri daha çok dikkatimi çekmişti. Üniversite zamanında edindiği arkadaşlıkları hastalığına rağmen ömür boyu devam ettirebilmesi günümüz arkadaşlık anlayışının çok ötesinde…devamıStephan Hawking azmi ve çalışmalarıyla kesinlikle örnek alınacak bir bilim insanı ama hayatını okuduğumda çalışmaları çok kıymetli olsa da insan ilişkileri daha çok dikkatimi çekmişti.
Üniversite zamanında edindiği arkadaşlıkları hastalığına rağmen ömür boyu devam ettirebilmesi günümüz arkadaşlık anlayışının çok ötesinde geliyor. İlk eşinin en başta fazla yaşamaz denmesine rağmen onunla bir yola çıkması, onu her zaman desteklemesi ve birlikte uzun yıllar geçirmeleri çok kıymetli bir şey bence. Kazandığı ünle birlikte değişmemesini ve ona onca emek veren eşinin kıymetini bilmesini isterdim açıkçası. Hayatındaki insanlar için değerli olmasa ve destek görmese belki çalışmalarının çoğunu gerçekleştiremezdi bile çünkü. Ancak onun da diğer insanlar gibi doğasında hata yapabilme durumu olduğundan ikili ilişkileri bir kenara bırakıp entelektüel gelişimine odaklanmak daha doğru olacaktır sanırım.
Kendi adıma her şey elimizin altında ve kolay olduğu halde öğrenmek, gelişmek için çoğu zaman tembel davrandığımızı düşünüyorum. Hawking'in hayatı bu açıdan istediğimiz her şeyi elde edemeyecek olsak bile bu uğurda çaba harcamanın önemini anlatıyor bana.
Çok tatlı bir animasyon filmiydi. Duyguların zihin kontrol merkezinde günlük hayatı yönlendirmesi ve kimi zaman öne geçmeye çalışmaları eğlenceli bir film çıkarmış ortaya. Farklı insanların düşünce yapılarını göstermesi, hakim olan duyguya uygun bir karakter oluşturulduğunu anlatması açısından iyi olmuş. Hikaye…devamıÇok tatlı bir animasyon filmiydi. Duyguların zihin kontrol merkezinde günlük hayatı yönlendirmesi ve kimi zaman öne geçmeye çalışmaları eğlenceli bir film çıkarmış ortaya. Farklı insanların düşünce yapılarını göstermesi, hakim olan duyguya uygun bir karakter oluşturulduğunu anlatması açısından iyi olmuş. Hikaye içinde birine odaklanmayıp her duygunun önemli olduğunu hissettirmeleri de hoştu.
Filmin başından itibaren kötü giden her durumun ardından güzel bir şey ortaya çıkarmaya çalıştığı için en sevdiğim karakter neşe oldu. Kendi zihnimi izliyor gibi hissettiğim için daha çok eğlendim hatta. Sağ olsun benim zihnim de dünyam başıma yıkılsa bile iki dakika içinde mutlu olacak bir şey buluyor😅 Bu zamana kadar izlemediğime üzüldüm ama daha çok gecikmediğime de sevindim iyi ki izlemişim💜
Spoiler içeriyor
Bu seri neden bu kadar sevilmiş gerçekten anlam veremedim. Pek romantik biri olmayabilirim ama yaşadıkları şeyin aşk olmadığı da bariz. Birlikte geçirdikleri ilk gün kalıpların dışında hareket ettikleri ve çok da genç oldukları için ikisi de normalden fazla etkilendi. Normal…devamıBu seri neden bu kadar sevilmiş gerçekten anlam veremedim. Pek romantik biri olmayabilirim ama yaşadıkları şeyin aşk olmadığı da bariz. Birlikte geçirdikleri ilk gün kalıpların dışında hareket ettikleri ve çok da genç oldukları için ikisi de normalden fazla etkilendi.
Normal seviyede oluşan beğeni ve hoşlantılarını, araya uzun yıllar girip görüşemeyince olduğundan çok üst seviye gibi algılamaya başladılar bence. Diğer bir deyişle ikisi de diğerini idealize etmeye başladı. 'Tekrar karşılaşsak nasıl olurdu' ihtimalini sürekli düşünmeleri çok doğal. Zihin yarım kalan durumları tamamlama eğiliminde olduğu için tekrar karşılaştıklarında hayattaki her şeyi geride bırakıp birlikte olmaları gerektiğini düşündüler ama kısa kısa görüşürken aralarında oluşan diyaloglardan bile ne kadar farklı iki insan oldukları belliydi. Sadece bir gün vakit geçirilen birinin hayata dair en saçma düşüncesi bile aa ne ilginç deyip geçilebilirken iş birlikte bir rutin oluşturmaya gelince göze batmaya başlayabiliyor. Son dokuz yılın anlatımında da o ilginç ve dikkat çekici gelen yanların nasıl dikenleşmeye başladığı görülüyor.
Sonunda yine birlikte olacakları sezdirilse de çok uzun ömürlü olmazmış gibi geldi açıkçası. Uzun yıllar beraber oldular diyelim bunca tartışma ve birbirine kurulmayla harmanlanmış bir ilişki özeneceğim bir tarz olmazdı o kesin.
Seriyi sevenlere saygım var ama inanılmaz bir aşk hikayesi diyebileceğim bir yapım değil asla.
Nasa'daki çalışmalarıyla ABD'nin uzay yarışında kademe atlamasını sağlayan 3 başarılı 'renkli' kadının süreçte yaşadıklarını anlatan ve bunu yaparken de karakterlerin duygularını bize sonuna kadar yaşatan harika film. Irkçılık ve cinsiyet eşitsizliğiyle harmanlanarak başarılarına çelme takmak isteyen onca duruma rağmen pes…devamıNasa'daki çalışmalarıyla ABD'nin uzay yarışında kademe atlamasını sağlayan 3 başarılı 'renkli' kadının süreçte yaşadıklarını anlatan ve bunu yaparken de karakterlerin duygularını bize sonuna kadar yaşatan harika film. Irkçılık ve cinsiyet eşitsizliğiyle harmanlanarak başarılarına çelme takmak isteyen onca duruma rağmen pes etmeyen, inandıkları yolda azimle sonuna kadar çabalayan bu güçlü kadınlara resmen bayıldım.
Sadece ten rengi genel kabule uyduğu için kendini üstün gören beyazların bir noktada durumun saçmalığını fark etmeleriyle farklı ten rengine sahip olsa dahi onların da tıpkı kendileri gibi insan olduğunu kabul edip hak ettikleri saygıyı göstermeleri çok hoş bir detaydı.
Filmi o kadar çok beğendim ki tekrar izlemelik filmler listeme gözüm kapalı ekleyeceğim💜
Bu kitapta en çok şaşırdığım şey "Amaca giden her yol mübahtır" cümlesini Machiavelli'nin bu kitapta bizzat yazdığı ve savunduğu yanılgısını düzeltmesi oldu. Yazdığı şeyleri yorumlayarak böyle bir anlam çıkarıp üstüne sanki Machiavelli'nin kendisi ve bütün çıkar ilişkileri için söylemiş gibi…devamıBu kitapta en çok şaşırdığım şey "Amaca giden her yol mübahtır" cümlesini Machiavelli'nin bu kitapta bizzat yazdığı ve savunduğu yanılgısını düzeltmesi oldu.
Yazdığı şeyleri yorumlayarak böyle bir anlam çıkarıp üstüne sanki Machiavelli'nin kendisi ve bütün çıkar ilişkileri için söylemiş gibi yansıtmaları büyük haksızlık. Bu düşünce Makyavelizm olarak yüzyıllardır aktarılıyor ve bize de hem Tarih hem de Siyaset Bilimi derslerimizde birebir kendisi söylemiş gibi anlatıldı hep. Sadece kitabı okuyarak bile ortaya çıkabilecek bu bariz yanlışın bunca yayılması, işinin ehli o kadar akademisyenin bile bunu devam ettirmesi ne acı. Evet kendisinin hükümdarlık yapacak kişilerle ilgili görüşleri, önerileri var ama birilerinin sırf yapacağı kötü davranışlara kılıf uydurmak için bu çirkin düşünceyi ortaya atması ve bunu da Machiavelli'nin üzerine yıkarak onu günah keçisi ilan etmesi kabul edilebilir değil.
Kitabı kendim okuyunca ancak öğrenebildiğim bu durum bana insanların başka insanlarla ilgili söylediği ve yaydığı şeylere çok da güven olmayacağını bir kez daha hatırlatmış oldu.
Spoiler içeriyor
Duyguları olan, düşünebilen ve hatta inisiyatif alabilen bir robot yapılsa gerçek bir insan gibi olabilir mi düşüncesinden yola çıkılarak yapılmış bir dizi çalışmanın son ürünü Ava. Programlandığı için istenmeyen özellikleri ekarte edip sadece olumlu ve istenen özelliklerle donatılabileceği ideası eminim…devamıDuyguları olan, düşünebilen ve hatta inisiyatif alabilen bir robot yapılsa gerçek bir insan gibi olabilir mi düşüncesinden yola çıkılarak yapılmış bir dizi çalışmanın son ürünü Ava.
Programlandığı için istenmeyen özellikleri ekarte edip sadece olumlu ve istenen özelliklerle donatılabileceği ideası eminim ki birçok insanın gerçek insan yerine robotları tercih etmesinde etkili olacaktır. Özellikle duygusal ilişkilerde insandan çok tercih edilmesi yüksek bir olasılık. Filmin bir noktasına kadar ben bile öyle düşündüm hatta. Ancak insana dair bütün verilerin aktarıldığı bu yeni oluşumun insanın kötü yanlarını alamayacağını, aldıktan sonra da kullanmayacağını beklemek çok masumane bir düşünce kabul.
Ava'nın onu var eden Nathan'ı hiç düşünmeden öldürmesi, Caleb'i fazla kolay ve başarılı şekilde manipüle edip onunla işi bitince umursamadan arkasında bırakması olası gelecekle ilgili gözümü korkuttu yalan yok. Film, teknolojik her gelişmeyi soluksuz takip etmeyi seven biri olduğum halde bana 'yapay zeka insanüstü robot yapımında kullanılmasa mı acaba' diye düşündürdü.
Spoiler içeriyor
Hipnoz, öz kontrolü kaybettirdiği için beni her zaman geren bir konu ama insana psikolojik yönlendirmeyle yaptırılabilecek şeylerin sınırsızlığını düşününce de aşırı ilgimi çeken bir şey haline geliyor. Filmde takıntılı bir doktorun danışanlarına hipnoz uygulayarak onları kendi amaçları doğrultusunda kullanmasını izliyoruz.…devamıHipnoz, öz kontrolü kaybettirdiği için beni her zaman geren bir konu ama insana psikolojik yönlendirmeyle yaptırılabilecek şeylerin sınırsızlığını düşününce de aşırı ilgimi çeken bir şey haline geliyor.
Filmde takıntılı bir doktorun danışanlarına hipnoz uygulayarak onları kendi amaçları doğrultusunda kullanmasını izliyoruz. İşlenişte karakterin hangi an kendinde olup hangi an yönlendirildiğinin hemen fark edilmemesi iyi olmuş. Jenn zeki bir karakter olduğu halde bazı noktalarda aptallık yapmasına biraz sinir oldum ama o aptallığı da yapmasa film olmazdı zaten. Çok bayılmadım ama gerilimi sayesinde merakla izlediğim, normal seviyede beğendiğim bir film oldu.