10/10 Donna Tart'ın Gizli Tarih'inin çakması olan kitap. Öncelikle bu kitaba nasıl başladığımı size anlatayım: Bana Gizli Tarih'i tavsiye eden arkadaşım (tavsiye burada kibar kalıyor çünkü bıçak zoruyla okuttu) "Bu kitabı kesin okumalısın çok iyi ama sanki yazarı Gizli Tarih'i…devamı10/10
Donna Tart'ın Gizli Tarih'inin çakması olan kitap.
Öncelikle bu kitaba nasıl başladığımı size anlatayım: Bana Gizli Tarih'i tavsiye eden arkadaşım (tavsiye burada kibar kalıyor çünkü bıçak zoruyla okuttu) "Bu kitabı kesin okumalısın çok iyi ama sanki yazarı Gizli Tarih'i okumuş, çok beğenmiş sonra da 'Neden ben de bundan bir tane yazmayayım?' deyip Eğer Kötü Olsaydık'ı yazmış." dedi. Gizli Tarih ikimizin de en sevdiği kitap bu yüzden çakmasını sevip tavsiye etmesi bana garip gelmişti ama tavsiye ettiği nerdeyse her şey mükemmel olduğu için sorgulamadım alıp okumaya başladım ama biraz ön yargım vardı. Kitabı okudukça bu ön yargı tamamen yok oldu. Evet, çakma olmasına çakma ve ben normalde kitapların orijinal olmasına çok takık birisiyim ama bu sefer hiç umurumda olmadı çünkü çok güzeldi. Ya da sadece tekrardan Henry gibi bir karakter okumaya ihtiyacım vardı ve bu kitaptaki James tam olarak Henry'nin daha masum versiyonuydu.
Biraz da kitabın konusundan bahsedeyim: Başrolümüz dünyanın en iyi tiyatro okullarından birinde son sınıftayken cinayetten suçlanarak on yıl hapis cezasına çarptırılmış Oliver adında bir adamdır ve kitabın başladığı dönemde artık cezasının neredeyse sonuna gelmiştir. Onu hapse atan dedektif artık emekli olmuştur ve gelip Oliver'a yıllar önce aslında ne yaşandığını sorar. Oliver da ona her şeyi anlatır ve kitabın tamamı Oliver'ın dedektife anlattığı anılardan oluşuyor. Dediğim gibi Oliver çok yetenekli bir tiyatrocu ve tam bir Shakespeare aşığı. Yaşananları Shakespeare'in tiyatrolarıyla karıştırıp o kadar şiirsel bir şekilde anlatıyor ki kitapta da geçen şu meşur sözü akıllara getiriyor "Eğer yeterince şiirsel yaparsan, her şeyi meşrulaştırabilirsin." Bu anılara Oliver'ın sınıf arkadaşlarıyla tanışarak başlıyoruz: James, Richard, Alexander, Wren, Meredith ve Filippa. Önce bu yedilinin arkadaşlıklarını okuyoruz. Oliver gençliğini, o güzel günleri ve o günlere duyduğu özlemi anlatıyor bize. Sonra sıra felaketle sonuçlanan olaylar silsilesine geliyor. Aslında her şey ufak tefek sürtüşmelerle başlayıp çığ etkisiyle büyüyor. Zaten bildiğimiz son geldiğinde henüz daha kitabın ortalarına ulaşmamış oluyoruz. Bir tarafta artık sayıları yediden altıya düşmüş işleri rol yapmak olan gençler ve diğer tarafta bu olayın kaza mı yoksa cinayet mi olduğunu çözmeye çalışan bir dedektif var ama Oliver bize hikayesini anlatırken polisiye kısmından çok o "kusursuz" arkadaşlığın ne hale geldiğini anlatmayı tercih ediyor. Bize suç ve ceza psikolojisinden bahsediyor. İnsanların bu psikolojiyle neler yapabileceğini anlatıyor. Olayların bu kısmını size daha detaylı olarak anlatmak isterdim ama daha fazla spoiler vermek istemiyorum. Ancak şunu söyleyebilirim ki bu kitap beni mental olarak çok yordu. Sanki karakterler özellikle James ve Oliver kitaptan çıkıp beni dövmüş gibi hissediyorum. Öyle bir yorgunluk çöktü üzerime. Bittiği gece geç saatlere kadar oturup yaşananlar hakkında düşündüm. Aslında Oliver Shakespeare'den yaptığı çok güzel bir alıntıyla anlatıyor bu halimi "Tek düşünebildiğim şey Macbeth'in -kafamda James'in yüzüyle canlanıyordu- bağırışıydı: Kimseler uyumasın artık! Macbeth uykuyu öldürdü!"
Kısacası bu kitabı okuyun okutturun. Özellikle tiyatro seviyorsanız ya da benim gibi tiyatro izlemekten ve okumaktan nefret eden biriyseniz bittikten sonra artık bir tiyatro aşığına dönüşeceksiniz.
Şimdi "Madem bu kitap bu kadar güzel bu kadar övdün puanı neden altı?" diye soranlar olacaktır. Ben de şu cevabı vermek istiyorum zaten sadece sekiz kişi oy vermiş ve içlerinden birinin bile düşük puan vermesi ortalamayı baya etkiliyor ve bir arkadaş bir puan vermiş bu puanı verirken muhtemel içerisindeki eşcinsel karakterlerden rahatsız olduğu için bir verdi (kitap hakkında gönderisi yoktu bu sadece bir tahmin böyle değilse de lütfen bana kızmasın) inanın bu hiç umurumda değil ama böylesine güzel bir kitaba sırf eşcinsel karakterler barındırdığı için bir vermesi bence üzücü bir durum. Ayrıca kitap Goodreads'ta atmış üç bin kişinin oyuyla beş üzerinden 4.13 (bu on üzerinden 8.26 eder ki bu bence çok iyi bir puan) almış. Bu yüzden sizden ricam kitabı buradaki puanını önemsemeden okumanız.
NOT: Bu gönderimde Gizli Tarih'ten çok bahsettiğim için onun hakkında paylaştığım gönderiye baktım ama o yıllarda Raf'ı çok kullanmadığım için yüzeysel bir şekilde kitabın güzel olduğunu anlatan kısa ve şu an öyle bir kitap için yeterli olmadığını düşündüğüm bir gönderi paylaşmışım bu yüzden onu kaldırdım ve kitabı baştan okuyup yenisini paylaşacağım ama belirtmek isterim ki Gizli Tarih bir baş yapıttır ve herkesin okuması gerekmektedir.
📍"Bedeli ne olursa olsun intikam almak ister misin?" demiştin. O zaman ne demek istediğini anlamamıştım ama şimdi anlıyorum. İntikamın bedeli bir canavara dönüşmek. 9/10
Biraz mantık hatası vardı. Başrol yüzünden cinnet geçirdiğim kısımlar oldu ama genel olarak güzeldi suç seviyorsanız tavsiye ederim. Söylemeden de geçemeyeceğim bu dizinin çok büyük bir eksiği var o da Jitae'nin geçmişini anlatan yeni bir dizi daha çıkarmamaları. Buradan dizinin…devamıBiraz mantık hatası vardı. Başrol yüzünden cinnet geçirdiğim kısımlar oldu ama genel olarak güzeldi suç seviyorsanız tavsiye ederim.
Söylemeden de geçemeyeceğim bu dizinin çok büyük bir eksiği var o da Jitae'nin geçmişini anlatan yeni bir dizi daha çıkarmamaları. Buradan dizinin senaristine, yönetmenine yetkili kim varsa onlara sesleniyorum (Sanki görecekler kdlxjx) şu adamın hikayesini de çekin. Bir zamanlar başını kitaplardan kaldırmayan örnek bir öğrenci olduğunu söylemişti ne oldu da dizide gördüğümüz adama dönüştü çok merak ediyorum.
8/10
Yorumlarda ters köşe demişler ama aşırı tahmin edilebilirdi. Daha filmin başında kahvaltı yaptıkları sahnede anladım her şeyi. Filmin süresini uzatmak için çok fazla gereksiz sahne eklenmişti. Çok sıkıcıydı. O kadar sıkıcıydı ki birlikte izlediğim kuzenim yarıda uyumaya başladı. Ben de…devamıYorumlarda ters köşe demişler ama aşırı tahmin edilebilirdi. Daha filmin başında kahvaltı yaptıkları sahnede anladım her şeyi. Filmin süresini uzatmak için çok fazla gereksiz sahne eklenmişti. Çok sıkıcıydı. O kadar sıkıcıydı ki birlikte izlediğim kuzenim yarıda uyumaya başladı. Ben de zor dayandım sonuna kadar. Kesinlikle tavsiye etmem. Zamanınızı boşa harcamayın.
6/10
-Ne işe yarıyor? (Atom bombasını kast ederek soruyor) +Bunun amacı mümkün olan en çok insanı mümkün olan en hızlı şekilde öldürmekti. -Soylarını bu mu tüketmiş? +Hayır. Aslında sonları kendi kibirlerinden gelmiş. Yaradılışın merkezi oldukları inancıyla suları zehirleyip, toprağı öldürüp, göğü…devamı-Ne işe yarıyor? (Atom bombasını kast ederek soruyor)
+Bunun amacı mümkün olan en çok insanı mümkün olan en hızlı şekilde öldürmekti.
-Soylarını bu mu tüketmiş?
+Hayır. Aslında sonları kendi kibirlerinden gelmiş. Yaradılışın merkezi oldukları inancıyla suları zehirleyip, toprağı öldürüp, göğü boğdular. Sonunda nükleer kışa gerek kalmadı. Özsaygılarının uzun ve pervasız bir sonbaharı yetti.
10/10
Spoiler içeriyor
Benim ASOIAF evrenindeki en sevdiğim hikaye Ejderhaların Dansıydı hatta yayınlanacağını ilk duyduğumda Game Of Thornes'tan bile daha iyi olacağını düşünüyordum ama dizi senaristleri bu güzelim hikayeyi mahvetmeyi başardı. Dans Westeros tarihinde yaşanan en trajik olaydı. Dansa 17 Targeryen girdi sadece…devamıBenim ASOIAF evrenindeki en sevdiğim hikaye Ejderhaların Dansıydı hatta yayınlanacağını ilk duyduğumda Game Of Thornes'tan bile daha iyi olacağını düşünüyordum ama dizi senaristleri bu güzelim hikayeyi mahvetmeyi başardı.
Dans Westeros tarihinde yaşanan en trajik olaydı. Dansa 17 Targeryen girdi sadece 5 tanesi sağ çıkmayı başardı. 21 ejderhadan geriye sadece 4 tane kaldı. Targeryan hanesi en güçlü dönemindeydi ama yok oluşun eşiğine geldi. Ejderhaların Dansında sadece Targeryanlar değil tüm diyar ikiye bölündü. Kardeş kardeşle savaştı. 3-4 yaşındaki küçücük çocuklara bile suikast düzenlendi ama dizi bize bunları o kadar kötü verdi ki. Özellikle Blood and Cheese... Kitabı okuyanlar bilir bu olay Red Wedding'den bile daha korkunç bir olay ama dizide gözlerim dolmadı bile.
Rhaenys'in Ejderha Çukurundaki sahnesi de çok saçmaydı. Kitapta böyle bir şey geçmiyor. Tamam kitap bir tarih kitabı yaşanan her şey anlatılmamış olabilir ve her şey taraflı anlatılmış ama böylesine büyük bir olay yaşansaydı yazardı.
Bir de yaşanan her şey yanlışlıkla oluyor: Lucerys'in ölümü kazaydı, Blood and Cheese verilen emrin yanlış anlaşılması üzerine yaşandı, Alicent Viserys'in son sözünü yanlış anladığı için oğlunu tahta geçirmeye çalıştı.
Ayrıca Daeron, Sara Snow, Nettles ve Maelor gibi önemli karakterler nerede? Ta hikayenin en başından beri olayın içinde olması gereken Daeron'un 3. sezonda geleceğini öğrendik ama ya diğerleri?
Tabi güzel işlenen olaylar da vardı Carglly
ikizlerini çok sevdim. Alicent ve Rhaenyra kitapta birbirlerinden nefret ediyordu ama dizide eskiden çok yakın arkadaşlardı bu versiyon daha güzeldi.
DÜZENLEME: Bir de gönderilere baktım da burada kimse taraf tutmamış. Herkes yorumunu saygı çerçevesinde yapmış. Twitterda 3. Dünya savaşı çıkmıştı. Tabiki bu güzel bir şey ama kavga etmek eğlenceliydi hdkdjdjdjs
8/10
Başlayan uzaylı istilasını durdurmak için daha fazla asker gerekince hükümet lise son sınıf öğrencilerine orduya katılmaları şartıyla Kore'nin üniversite sınavı olan CSAT'ta ek puan teklif eder. Öğrencilerin çok büyük bir kısmı bunu kabul eder ve olaylar başlamış olur. ༺༻ Çoğu…devamıBaşlayan uzaylı istilasını durdurmak için daha fazla asker gerekince hükümet lise son sınıf öğrencilerine orduya katılmaları şartıyla Kore'nin üniversite sınavı olan CSAT'ta ek puan teklif eder. Öğrencilerin çok büyük bir kısmı bunu kabul eder ve olaylar başlamış olur.
༺༻
Çoğu kişi bir kaç puan için karakterlerin orduya katılmasını saçma bulmuştur ama ben saçma olduğunu düşünmüyorum neden bunu yaptıklarını çok iyi anlayabiliyordum çünkü daha bir kaç ay öncesine kadar ben de üniversite sınavına hazırlanıyordum. Dört beş ay önce böyle bir teklif bana sunulsa muhtemelen ben de kabul ederdim. Sınıf arkadaşlarımın da hepsinin kabul edeceğine çok eminim.
Kısacası o uzaylılar, silahlar, savaş vb. dizinin süsüydü asıl anlatılan öğrencilerin sırf daha yüksek puanlar almak için ölmeyi bile göze alabilecekleriydi.
Normalde on verecektim ama çok fazla mantık hastası vardı o yüzden:
9/10
Halüsinasyonlarının bile halisülasyonu olan deli bir dedektifin hikayesi... Nomalde polisiye kitapları çok sevmem ama bu seri okuduğum en iyi kitaplar listesinde ilk üçe girdi. Okumadıysanız mutlaka okuyun çünkü daha fazla popüler olmayı hak eden bir seri. ✨✨ 📌"Burada böyle yatacak,…devamıHalüsinasyonlarının bile halisülasyonu olan deli bir dedektifin hikayesi...
Nomalde polisiye kitapları çok sevmem ama bu seri okuduğum en iyi kitaplar listesinde ilk üçe girdi. Okumadıysanız mutlaka okuyun çünkü daha fazla popüler olmayı hak eden bir seri.
✨✨
📌"Burada böyle yatacak, diye düşündüm. İnsanlar üstünden yürüyüp geçecek. Onun üstüne bastıklarını bilmeyecekler. Hiç göremeyecekleri, tanıyamayacakları harika bir adamı çiğnediklerini bilmeyecekler."
📌"Evet, sadece kafamın içindeydi ama acı denen şey de sadece kafamın içinde değil mi? Sevgi de sadece kafamın içinde değil mi? Hayatta önemli olan ne varsa, hepsi de tartıya vurulmayan şeyler. Hepsi de beynimizin uydurduğu şeyler. Uydurulmuş olmak onları önemsiz yapmıyor."
📌"Söylesene, beni deli olarak görüyorsun da bir işte dikiş tutturamayan, karısını aldatan, öfkesine hakim olamayan bir adama ne diyorsun? Onu akıl sağlığı yerinde biri olarak mı görüyorsun?"
📌"Kudüs'ün İbranice ismi barış anlamına geliyor. Yine de burası her daim şiddetle burun buruna ve bu tuhaf bir çelişki gibi geliyor bana."
📌"Bir insanın düşünme şekli sizinkinden farklıysa ama bu onun hayatını aksatmıyorsa, yine de onu 'düzeltmeye çalışmak' niye?"
89487601816/10