Arkadaşlar kitabı geçen yıl okudum ama kitabı okuyan çok az kişi var ve biri de çok düşük bir puan vermiş.
Şunu söylemeliyim ki kesinlikle kötü bir kitap değil
Gerçek hayatta da psikiyatrist olan Irvin David Yalom kendi seanslarından 10 tanesini…devamıArkadaşlar kitabı geçen yıl okudum ama kitabı okuyan çok az kişi var ve biri de çok düşük bir puan vermiş.
Şunu söylemeliyim ki kesinlikle kötü bir kitap değil
Gerçek hayatta da psikiyatrist olan Irvin David Yalom kendi seanslarından 10 tanesini kaleme almış.
Yazarın "Nietzsche Ağladığında" kitabı gayet ünlü bir kitap bence ama bu kitap çok az biliniyor ve bunu bozmak istedim. Arkadaşlar bu çok iyi bir kitap
Dili çok akıcı ve psikoloji okuyanlar için ayrıca değerli bir eser. Ben psikoloji okumuyorum sadece seviyorum diye okudum.
Bilinmeyen eserleri okuyup yorum yapmayan varsa yorum yapmaya çalışsın lütfen
Çünkü bazen bir eser indirime giriyor ama hakkında hiç yorum olmayınca kuşku oluyor yada 1,2 kişi okudum diye işaretleyip kötü puan veriyor ve belki de 10/10 Luk bir eser 3 puan alıyor. Neyse vaktinizden almayayım.
Dışarıda şuan yağmur yağıyor. Bakmak isteyenler olur diye söylemek istedim. Bu havalarda yapılacak güzel şeyler oluyor karamsar kalmayalım.
Sağlıcakla kalın hoşçakalın..
- "Yaşayamadığımız hayatların yasını tutmak kolay. Başka yeteneklerimizi geliştirmiş, bazı teklifleri kabul etmiş olmayı dilemek kolay. Daha çok çalışmış, sevmeyi daha iyi becermiş, paramızı daha iyi idare etmiş, daha popüler biri olmuş, o gruptan ayrılmamış, Avustralya'ya gitmiş, kahve teklifini reddetmemiş…devamı- "Yaşayamadığımız hayatların yasını tutmak kolay. Başka yeteneklerimizi geliştirmiş, bazı teklifleri kabul etmiş olmayı dilemek kolay. Daha çok çalışmış, sevmeyi daha iyi becermiş, paramızı daha iyi idare etmiş, daha popüler biri olmuş, o gruptan ayrılmamış, Avustralya'ya gitmiş, kahve teklifini reddetmemiş ve daha çok yoga yapmış olmayı dilemek çok kolay.
Edinemediğimiz arkadaşlara, yapamadığımız işlere, evlenmediğimiz insanlara, yapmadığımız çocuklara özlem duymak an meselesi. Kendimizi başkalarının gözünden görmek ve olmamızı istedikleri bin bir kişiye dönüşmüş olmayı dilemek için en ufak bir çaba gerekmiyor. Pişmanlık duymak ve sonsuza, zamanımız doluncaya kadar duymaya devam etmek çok kolay.
Ama esas sorun yaşamadığımız için pişmanlık duyduğumuz hayatlar değil. Sorun pişmanlığın kendisi. Büzüşmemize, kuruyup kalmamıza, kendimizin ve bütün insanlığın en büyük düşmanı olduğumuzu hissetmemize neden olan, pişmanlığın ta kendisi.
Olası hayatlarımızdan herhangi birinin bundan daha mı iyi yoksa daha mı kötü olacağını bilemeyiz. O hayatlar yaşanıyor, evet, ama biz de yaşıyoruz ve asıl bu yaşantıya odaklanmalıyız.
Her yere gidip herkesle tanışamaz, istediğimiz her mesleği yapamayız tabii ama o hayatlarda hissedeceklerimizin çoğunu hissedebiliriz yine de. Kazanmanın nasıl bir his olduğunu anlamak için bütün sporları yapmamız gerekmiyor. Müziği anlamak için gelmiş geçmiş bütün müzik eserlerini dinlememiz gerekmiyor.
Şaraptan zevk alabilmek için dünyadaki bütün bağların üzümleriyle yapılmış bütün şarapları tatmamiz gerekmiyor. Sevgi ve gülmek, korku ve acı bu hayattaki en geçer akçeler.
Gözlerimizi kapayıp kapayıp önümüzdeki içeceğin tadını çıkarmak ve çalan müziği dinlemek yeterli. Şu anda olası bütün hayatlarda yaşadığımız kadar eksiksiz ve tam bir hayat yaşıyoruz, aynı türden duyguları burada da deneyimleyebiliriz.
Olmamız gereken tek bir kişi var
Hissetmemiz gereken tek bir varoluş var.
Her şey olabilmek için her şeyi yapmamız gerekmiyor çünkü zaten sonsuzuz. Yaşadığımız her an sonsuz olası geleceğe gebe.
Onun için hayatımızdaki insanlara iyi davranalım. Arada bir başımızı kaldırıp yukarı bakalım çünkü nerede olursak olalım gökyüzü her daim sonsuz.
Daha dün bir geleceğim olmadığını, hayatımı bu şekliyle kabul edebilmenin imkansız olduğunu düşünüyordum. Bugünse aynı berbat hayat bana umut veriyor. Olasılıklarla dolu olduğunu görebiliyorum.
İmkansız olanlar ancak yaşayarak gerçekleşiyor sanırım. Acı, umutsuzluk, hüzün, hayal kırıklıkları, zorluklar, yalnızlık, depresyon, hayatımdan bir anda mucize eseri çıkacaklar mı?
Hayır
Peki yaşamayı istiyor muyum?
Evet. Evet.
Binlerce kez evet."
.
Kitaba ilk başladığımda beni sarmadı hatta sinir etti ama okumaya devam ettikçe kitaptaki çıkarımlar , sözler beni etkilemeye başladı ve kitabı bitirince buruk bir üzüntü de duysam sanırım haklı dedim.
Hayatımız güzel mi olucak yada kötü mü bilemiyorum ama yaşamadan da göremeyiz.
Belki Dünya'nın en iyi en başarılı kişisi olamicaz ama denemiş olucaz ve denemek bir çeşit başarıdır ve denemeden asla ne olacağını bilemeyiz. En iyisi olamasakta en iyiye yakın olucaz. En azından bugünden daha iyi olucaz.
Ve son olarak asla hiçbir şey kaybetmiş olmucaz çünkü doğduğumuz zaman elimizde hiçbir şey yoktu
Eğer yeteri kadar beklerseniz hayat size yeni bir bakış açısı ve yeni fırsatlar verir. Yeter ki ümidi yitirmeyelim ve sabredebilelim ve hayattan zevk almaya çalışın. Takın kulaklığınızı ve deliler gibi koşup zıplayın bence çok iyi bir terapi yöntemi.
..
Sağlıcakla kalın hoşçakalın.
Uzun zaman oldu okuyalı az önce kitap hakkında bir şeye bakmak için rafa girerken
Bu kitabı daha Rafıma eklemediğimi farkettim ve çok az kişi okumuştu yalnız 1 kişi bende insanlar bu kitabı görmeli diyip gönderi atim dedimm
Kitap sosyal ilişkileri…devamıUzun zaman oldu okuyalı az önce kitap hakkında bir şeye bakmak için rafa girerken
Bu kitabı daha Rafıma eklemediğimi farkettim ve çok az kişi okumuştu yalnız 1 kişi bende insanlar bu kitabı görmeli diyip gönderi atim dedimm
Kitap sosyal ilişkileri kötü olan zeki bir adamı konu alıyor aynı zamanda yakışıklı, başarılı olan bu karakteri kadınlar etkilemiyor yada konuşmayı beceremiyor diyebiliriz.
Adam da bir gün sebebini hatırlamıyorum bir proje yapmayı planlıyor doğru anlaşabileceği bir kadını bulmak için
Ve kriterlerini yazıyor. Projeye katılanlar arasından da uygun kişiyi arıyor
Biraz film gibi kitap baya akıcı 350 den fazla sayfaydi ama aynı gün okumuştum. Gözünüzde canlandırmanizın çok rahat olmasını sağlayan betimlemelere sahip
Ben kitabı Cem Başak ta görmüştüm aynı zamanda Bill Gates 'in okuma listesinde olan hatta okuduktan sonra bütün arkadaşlarina yolladığı bir kitap ve bence satışların %90 ı Bill Gates 'e ait oamajakakakjwjw
Güzel bir kitaptı çok detay vermedim spoiler olurdu ama okumanızı tavsiye ederim.
Iyi okumalar dilerim..
Sağlıcakla kalın hoşçakalın..
Evet merhaba son yazdığım gönderide bir kitap bitirdiğimi ama incelemesini yazmaya zorlandığımı yazmıştım. Şimdi gelen yorumlara da bakarak akışına bırakıp yazmaya başlıyacağım uzun olabilr affedin şimdiden
Zaman kavramı hem en karmaşık hem de en net kavramlardan
Düzenli bir şekilde sapmadan…devamıEvet merhaba son yazdığım gönderide bir kitap bitirdiğimi ama incelemesini yazmaya zorlandığımı yazmıştım. Şimdi gelen yorumlara da bakarak akışına bırakıp yazmaya başlıyacağım uzun olabilr affedin şimdiden
Zaman kavramı hem en karmaşık hem de en net kavramlardan
Düzenli bir şekilde sapmadan duraksamadan sürekli ilerliyor aynı hızda
Ve bu kimse için farklı değil herkes için aynı
Ama bu kitapta zamanla ilgili bir hastalığa sahip insanlar var. Bunlar geç yaşlanıyor hemde çok geç
40 yaşında gösteren baş karakterimiz aslında 400 küsur yaşında
Kitabın dili akıcı ama yayın güzel basmamis bazı hataları var. Ben sahaftan almıştım 1. Baskı benim ki belki ondan bilmiyorum ama çeviri hataları, mürekkep kaymaları var. Yinede ben okurken zevk aldım kitabın akış konusunda sevmediğim özelliği çok fazla konu atlaması oldu 1,2 sayfa şuan ki zamanı anlatırken bir anda diğer sayfada geçmiş yıla geçiyor
Bu bazen çok güzel oluyo ama uzun süre sapmadan okumaniza engel oluyor çünkü tam ısındığınız heyecanlandığiniz yerde başka bir şey anlatmaya başlıyor yinede bağlantılı çok alakasız değil bir olay yaşarken aklına geçmiş geliyor ve anlatmaya başlıyor.
Kitabın hem geçmişe hemde şuana dair anlattığı olaylar , insanlar , mekanlar, ünlü kişiler ve girdiği detaylar çok hoşuma gitti. Özellikle shakespeare ve montaigne den çok bahsediyor ve anlatırken de o an orada hissediyorsunuz. Geçmişe dair hikâyeler okumak güzeldi.
Kitapta Spotify dan müzik açıyor adam ben de o an hemen gidip aynı müziği açtım. Lanwwkwmwm kitaptan şarkı önerisi alıcağımı çok düşünmemiştim ama kitabın resmen bir soundtrack 'ı var. Kitabın sonda verdiği mesaj ise "hayatı yaşamak". Böyle kısa yazdığıma bakmayın uzun uzun veriyor bu dersi ama tek çıkarılacak ders bu değil bu kitabın en sonunda ki çıkarım. Gerisi kitabı okuyanların görebileceği şeyler detaya girmim
Ama son olarak bu hayatı yaşamayı güzelleştiren insanlar vardır ve eğer o insanlara denk gelirseniz onları asla bırakmayın.
Sağlıcakla kalın hoşçakalın..
Arkadaşlar bugün yine yaşadığım bir şeyi size danışmak istedim. Bugün bir kitabı bitirdim bir süredir okuduğum bir kitaptı ve sonu beni etkiledi. Çok fazla derste verdiğini düşünüyorum ama bu yaşadığım duyguları yazarak nasıl anlatacağımi pek bilmiyorum
Aslında biliyorum uzun uzun…devamıArkadaşlar bugün yine yaşadığım bir şeyi size danışmak istedim. Bugün bir kitabı bitirdim bir süredir okuduğum bir kitaptı ve sonu beni etkiledi. Çok fazla derste verdiğini düşünüyorum ama bu yaşadığım duyguları yazarak nasıl anlatacağımi pek bilmiyorum
Aslında biliyorum uzun uzun yazabilirim ama uzun yazmadan ve spoiler vermeden nasıl anlatılır bilmiyorum ve genelde böyle beni etkileyen film veya kitap sonrası bittiğinde genelde boş boş bir noktaya bakarım
ilk 10 saniye bitti mi gerçekten diye kontrol ederim sonraki süreçte izlediğim yada okuduğum şeyi düşünürüm her olayı hatırlamaya çalışırım sonra sonda olan olayları hatırlarım çıkarılan ve verilmek istenen dersleri
Ve tabi bunlar olurken uzun bir süre boş boş bir noktaya bakmaya da devam ediyor olurum. Hala bittiğine emin olmadığım eserin aynı zamanda bittiği için üzülüyor ve bana yasattiklarinı düşünüp yine duygulanıyorum. Şuan yazdığım şeyleri neden yazdım bilmiyorum zaten bir süre sonra silerim sadece sizin fikirlerinizi merak ettim. Ve son olarak .. (son kısma yazmak için aklıma çok şey geldi ama hem kararsız kaldım hem de beğenmedim sonu olmayan bir ...)
Yine Miyazaki'den içinizi ısıtan sizi sebepsiz mutlu eden muazzam bir film
Çok sürükleyici ve heyecanlıydı nasıl bitti anlamadım ve ne kadar izlerken mutlu olsam da bittiğinde bir hüzün de sardı içimi keşke devam etse dedim.
Bence kendimizi kötü ve çaresiz…devamıYine Miyazaki'den içinizi ısıtan sizi sebepsiz mutlu eden muazzam bir film
Çok sürükleyici ve heyecanlıydı nasıl bitti anlamadım ve ne kadar izlerken mutlu olsam da bittiğinde bir hüzün de sardı içimi keşke devam etse dedim.
Bence kendimizi kötü ve çaresiz hissettiğimiz zamanlarda izleyeceğimiz bir film daha bulmuş olduk zaten Miyazaki filmlerinin neredeyse hepsi böyle
Hepinize iyi seyirler diliyorum.
Kendinize iyi bakın, hoşçakalın..
Merhaba,
filmi izledikten sonra filmden çaldığım şarkıları dinlerken bir şiir yazdım.
Huzurlarınıza sunuyorum;
(Şiiri "yumeji's theme " dinlerken okumanızı öneririm.)
Uzaklar
bulutların rengiyle buluşuyor
kızıllaşıyor yollar
mavilerin sessizliğinde
sevda acısına
hasretin gölgesi çöküyor
buğulanıyor
turkuaz rengi akşamlar
nefesim
alacakaranlık gibi…devamıMerhaba,
filmi izledikten sonra filmden çaldığım şarkıları dinlerken bir şiir yazdım.
Huzurlarınıza sunuyorum;
(Şiiri "yumeji's theme " dinlerken okumanızı öneririm.)
Uzaklar
bulutların rengiyle buluşuyor
kızıllaşıyor yollar
mavilerin sessizliğinde
sevda acısına
hasretin gölgesi çöküyor
buğulanıyor
turkuaz rengi akşamlar
nefesim
alacakaranlık gibi
kesiliyor
sensizlik doluyor gözlerime,
gökyüzü çiçeklerinden
yıldızlardan gül eksik
ve
gecem karanlık kaldı
gülüşünde,
beyaz köpüklü esmer sabahları
bekliyorum
zemheri özlemlerin
ayazında
taşlara söyledim adını
sessizce...
Filmi eleştirmeye gelince çekim teknikleri farklıydı aynadan çekimler koridordan çekimler Sanki izliyen kişi yabanciymis gibi hissetsin diyeydi
Filmin sonuna kadar karakterlerin içine tıkıldığı yıkıcı durumu bize de çok iyi hissettirdiler. Filmin ana müziği her çaldığında yavaşlayan çekim ayrı bir harikaydı
Taşlara söylenen sırlar hüzünlendirdi
Kavuşmalarını bekledim sonda kavusamadiklarini anlayınca doldum biraz ama ne diyor yazar
çünkü ayrılık da sevdâya dahil
çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili..
.
.
.
Güzel bir film
Evet belki kısa oldu ama filmi hangi kelimeyle anlatacağımı bilmiyorum. Beni baya etkiledi
Ve şuan duygusal bir topum ama düşünceli olanından karamsar olanından
Film herkese farklı şeyler düşündürtebilir.
Ben kendi düşüncelerimi yazıcam ama izlemyenler okursa spoiler içerir…devamıGüzel bir film
Evet belki kısa oldu ama filmi hangi kelimeyle anlatacağımı bilmiyorum. Beni baya etkiledi
Ve şuan duygusal bir topum ama düşünceli olanından karamsar olanından
Film herkese farklı şeyler düşündürtebilir.
Ben kendi düşüncelerimi yazıcam ama izlemyenler okursa spoiler içerir sonlarda yine spoilersiz konuşuyorum.
.
.
Öncelikle bence paralel evrenler yoktu çoğu izleyen öyle yazmış ama yoktu
Çocuk bence en başta öldü
Diğer çoğu şey rüyaydı
Çünkü son sahnede 2 Güneş var
Ve diğer bazı sahnelerde de 2 Güneş var
Bunu INCEPTION filmindeki son sahne göndermesi gibi düşünelim yönetmen filmde birkaç gönderme yaparak aslında rüyanın içindeyiz demek istiyor.
Ve kızda diyor belki her şey bir rüyaydı belki seni hiç kurtarmadim belki bunlar senin kafandaki fantazilerdi
Yani ilk sahnede araba çarpınca öldü bence
Ki filmde çoğu yerde buna gönderme yapıyor.
Ve sonda kavuşmamış olmalarının sebebi
Çocuğun ölmüş olması
Sensiz bir Dünya'ya ait değilim diyor. (Son sahnede)
.
.
Film beni baya etkiledi
Şimdi gidip camdan dışarıyı seyrederken biraz düşünücem hem hazır yağmur da yağıyor
Iyi bir seyrediş olur.
Belki bir şiir de yazılabilir bu film için bana hissettirdiklerini anlatan uzun ama ufak bir şiir belki sonra da dışarı çıkar ıslanırım.
Öyle boş boş yürürüm sokaklarda,
Rüyadan uyanana kadar..
Spoiler içeriyor
Güzeldi yorumlarda mantık yok çocukça yazanlar var. Arkadaşlar filmin konusu bilim kurgu ve konusu bilim kurgu olmasada mantık ararsanız zevk alamazsınız ayrıntılara takılmak yerine tadını çıkarın gitsin.
Şimdi eleştirmeye başlim
Öncelikle en büyük eleştirim Peter Parker'ı tanıyanlar gelince ve ölmüş…devamıGüzeldi yorumlarda mantık yok çocukça yazanlar var. Arkadaşlar filmin konusu bilim kurgu ve konusu bilim kurgu olmasada mantık ararsanız zevk alamazsınız ayrıntılara takılmak yerine tadını çıkarın gitsin.
Şimdi eleştirmeye başlim
Öncelikle en büyük eleştirim Peter Parker'ı tanıyanlar gelince ve ölmüş olmalarına rağmen gelince Gwen Stacy de gelebilirdi ve Andrew ile bulusabilirlerdi. Beni üzen tek o oldu ama yinede filmde Gwen için göndermeler vardı.
Onun dışında ikinci eleştirim en başta büyüde bazı kişilerin unutmamasini saglayabiliyorken en son yapılan büyüde de bunu saglayabilirlerdi biraz diramatize etmek için yapılmıştı. Ve diğer eleştirim Son da Jane'in yanına gitti ya kafeye orada 11.22.63 TE finalde söylenen
"Seni bı yerden tanıdığıma yemin edebilirim. Kimsin sen?"
"Başka bir hayatta tanıdığın biri"
Söylenebilirdi
Filmin sonunda Peter Parker'ın olgunlaştığıni gösterdiler ve artık yeni oyuncu yükleniyor VENOMM..