Raf Yorumu: fbahmet17 (@fbahmet17)

Wilkie Collins'in yazmış olduğu 'Beyazlı Kadın' kitabının dizi uyarlaması... Bu kitabın birçok film uyarlaması ve bir tane de mini dizi uyarlaması vardı ancak internette hiçbir filmini bulamayıp sadece bu mini diziyi bulabildim. 2018 yılında çekilmiş olması dizinin, görsel açıdan kaliteli…devamıWilkie Collins'in yazmış olduğu 'Beyazlı Kadın' kitabının dizi uyarlaması... Bu kitabın birçok film uyarlaması ve bir tane de mini dizi uyarlaması vardı ancak internette hiçbir filmini bulamayıp sadece bu mini diziyi bulabildim. 2018 yılında çekilmiş olması dizinin, görsel açıdan kaliteli olmasını sağlamış. 5 bölümden oluşan bir mini dizi. Her bölüm ortalama 55 dakika uzunluğunda. İzlediğim üçüncü BBC dizisiydi. BBC bu tarz uyarlamalarda cidden iyi iş başarıyor. Bu uyarlamada gayet güzeldi. Kitaba oldukça bağlı kalınmıştı. Bir dönem dizisinde olması gereken görkem ve ihtişama sahipti. İzlediğim uyarlaması yapılan en güzel 4. diziydi. Oyunculuklar gayet güzeldi. Özelikle Marian Halcombe rolündeki oyuncuyu çok başarılı buldum. Okurken ki kafamda oluşan o güçlü kadını ekrana çok güzel bir şekilde yansıtmıştı. Oyuncu seçimleri ise pek de iyi değildi. Kitapta Laura'nın çok güzel olduğu, Marian'ın ise pek de güzel olmadığı belirtiliyor. Dizide ise Marian, Laura'dan daha güzeldi 😹. Hatta Laura çirkin bile sayılabilirdi. Ayrıca Laura'nın kitaptaki gibi daha genç olması gerekiyordu. Başrole hem güzel hem genç bir oyuncu bulamamış olmaları önemli bir hataydı. Okurken kafamda oluşan Sir Percival Glyde ise dizidekiyle hiç uyuşmuyordu. Tabi bu benim hayal ettiğim dış görünüş ile ilgili bir durum. Yoksa kitaptaki gibi yaşı, boyu benziyordu. Kont Fosco'ya gelecek olursak kitapta 70 yaşında olduğu birçok sefer belirtilen adamı oynayan oyuncunun dizi çekimleri esnasında yalnızca 39 yaşında olması büyük bir tutarsızlık olmuş. Karısı olan Madam Fosco da aynı şekilde kitaptakine göre oldukça gençti. Profesör Pesca ise kitapta anlatılandan daha yaşlıydı. Diğer oyuncu seçimleriyse çok başarılıydı. Baştan sona kadar akıcı ve anlaşılır bir şekilde ilerlerdi. Böylece sıkıldığım yerler hiç olmadı. Sonu da gayet güzel bitti. Kitaptan farklı olan bazı kayda değer yerleri aşağıda spoiler uyarısı ile belirticem. Kitabı okuyan herkesin izlemesini öneririm. PUANIM: 8.1/10🌺 SPOİLER ❗❗❗ Kitabın ilerleyiş şeklinde, hiç ileriyi anlatan kısımlar olmazken dizide bazen kısa bir süre de olsa ileride olacak şeyleri anlatan kısımlar vardı. Kitapta Pesca, Walter'a Limmeridge Malikanesi'nde iş bulurken dizide ise bu işi Malikane sahibi direk Walter'a mektupla teklif ediyordu. Kitapta Laura ile Walter'ın yakınlaşmasını bir tek Marian fark ederken dizide ise Frederick Fairlie'de fark edip Walter'ın malikanedeki işine son veriyordu. Kitapta ise Walter kendi isteği üzerine işten istifa ediyordu. Kitapta Laura'yı akıl hastanesinden kaçıran yalnızca Marian iken dizide Marian'a Walter da yardım ediyordu. Kitapta, opera binasında Fosco ile Pesca karşılaştıktan sonra Pesca, Fosco'yu tanımadığını söylüyordu ancak dizide Pesca, Fosco'yu tanıdığını söyleyip Walter ile bir plan kurduktan sonra Fosco'nun gerçeği anlatmasına yardımcı oluyor ve daha sonra Fosco'yu kendi elleriyle öldürüyordu. Kitapta ise Fosco'yu, Kardeşliğin bir başka üyesi takip ederek Fransa'da öldürüyordu. Kitabın sonunda Frederick Fairlie öldüğü için Laura, Walter ve Marian Limmeridge Malikanesi'ne taşınıyorken dizide ise Frederick Fairlie, Laura'dan özür dileyip pişman olduğunu belirterek tekrar Malikane'ye taşınmalarını istediği içn taşınıyorlardı. Ayrıca kitaptaki anlatım şekli sanki anlatan kişinin birisi tarafından sorguya çekilmiş de ona anlatıyormuş tarzındaydı ve bu sorgulayan kişiyi kitapta göremiyorduk. Dizide bu sorguya çeken kişiyi Erasmus Nash adında ki karakterde görüyoruz. Dizide bu kişinin Walter'ın babasının yakın arkadaşı olduğu ve yasal işlerle ilgili bilgi sahibi olduğu belirtiliyor. Kitapta Kont Fosco'nun hayvanlarına çok düşkün olduğu ve yanından hiç ayırmadığı birçok kez söyleniyordu ama dizide bu hayvanlardan birini bile göstermediler. Ayrıca olayların en büyük ipucunu barındıran Laura'nın trene binip Fosco'nun evine ulaştığı tarihin, Anne Catherick'in ölüm tarihinden bir gün sonra olması sebebiyle bu sahte cenaze töreninin anlaşılmasından hiç bahsedilmemişti. Son olarakta kitapta Marian ile Fosco'nun yakınlaşması neredeyse hiç belirtilmezken dizide bu yakınlık bir hayli fazlaydı. Aynı olay, bu kadar fazla olmasa da Laura ile Walter için de geçerliydi.