Raf Yorumu: Antares (@_hafsa

_hafsa_ 1 year ago

"Yenilmedim aslında belki biraz fazla açıldım, o kadar.." Merhabalar.. Yaşlı adam ve deniz, Hemingway ile tanışma kitabım Yazarın 1954 yılı Nobel Edebiyat Ödülü kazanmasında etkin olmuş bir kitap. Yazar kısa ama öz ifadeler kullanarak, hayat mücadelesinin hiçbir zaman bitmeyeceğini ön…devamı"Yenilmedim aslında belki biraz fazla açıldım, o kadar.." Merhabalar.. Yaşlı adam ve deniz, Hemingway ile tanışma kitabım Yazarın 1954 yılı Nobel Edebiyat Ödülü kazanmasında etkin olmuş bir kitap. Yazar kısa ama öz ifadeler kullanarak, hayat mücadelesinin hiçbir zaman bitmeyeceğini ön plana çıkarmaktadır.Kısacık bir kitaba ne kadar da çok anlam sığdırmış, umutsuzluk, umut, çaresizlik, zafer, yenilgi, cesaret, başarı ve çokça yalnızlık.. Ihtiyar bir balıkçının hayatın da ki en büyük balığı tutmaya çalışırken verdiği mücadeleyi konu alıyor kitap, defalarca kez başarısızlıkla sonuçlanmış olsa da, kazanılan tecrübenin değerini anlatıyor.Tecrübenin hiç beklenmeyen bir anda yardıma yetişmesi insana imkansızmış gibi gelse de, çoğu zaman gerçekleşerek şaşırtır insanı, tam olarak böyle anlardan biri anlatılmış kitapta.. Yaşlı adam ve çocuk, o balıkçı barınağında denize nazır hayatlarını sürerken bir şey anlatıyorlar bizlere ifade edişleri fazlasıyla soyut olsa da..Yazar balıkçının yaşadıklarını, onun yanındaymışçasına hissettiriyor. Dili son derece sade ve anlaşılırdı yazarımız Bay Hemingway’in, dilini ben birazda Jack London’un kalemine benzettim. Ama üslubun sade olması sizi yanıltmasın kitap aslında öylesine derin ve öylesine metaforlarla dolu ki, Yaşlı adam aslında sizsiniz, denizse aslında hayat, yakalanan büyük balıkta hayallerimiz temsili, kitabın sonunda aslında neden balığı hayallerimize benzettiğimi okuyunca daha iyi anlayacaksınız.Okuma alışkanlığımı kazanmak için dili hafif kitaplar seçiyordum ki, onları bu kadar basit görmüş olmamdan pişmanlık duydum. Ve bazen de yaşlı bir adamın gözünden okuyoruz zamanı satır aralarında: "İnsan kocayınca çalar saat gibi oluyor" diye güldü adam. "İhtiyarlar niye öyle şafakta uyanırlar bilmem. Günü azıcık daha uzun yaşayabilmek için mi acep?" Hayatımda hep 'olmayacak mı acaba? Yenildim mi? Pes mi etmeliyim?' dediğim anlarda anımsayacağım bir kitap olarak kalacak. Denizde geçen her kitabın bendeki yeri çok başkadır belki de kitaplarda en hızlı adapte olduğum ve oradaymış hissiyatı uyandırdığı içinde olabilir bilemiyorum, eğer daha önceden benzeri okuduklarınız var ise lütfen önerebilir misiniz?