_hafsa_Yine karakter aşımına uğramış bulunuyorum, çok hızlı oluyor ama işte.. 19/03/25 Umumi türk tarihine giriş - 100 sayfa Sofie’nin dünyası…devamıYine karakter aşımına uğramış bulunuyorum, çok hızlı oluyor ama işte..
19/03/25
Umumi türk tarihine giriş - 100 sayfa
Sofie’nin dünyası - 43 sayfa (bitti)
Arkeolojinin kısa tarihi - 57 sayfa (bitti)
Peloponnessos savaşları - 120 sayfa
Türkiye’nin etnik yapısı - 45 sayfa ☕️
Dil içgüdüsü - 45 sayfa ☕️
Çıplak babalar - 96 sayfa ☕️ (bitti)
Ev, kadınlar, seks - 120 sayfa ☕️ (bitti)
Sevmek dedikleri - 96 sayfa ☕️ (bitti)
Ayrılık Üçlemesi başlığı altında yayımlanan Çıplak Babalar, Ev, Kadınlar, Seks ve Sevmek dedikleri isimli kitaplardan oluşan seriyi okuduktan sonra, tüm kitaplarını okumak istediğim yazarlar listeme eklediğim Margit Schreiner’e ait. Yazar; temel olarak yaşlılık, yaşlanmak, kaybedilen yakınlar, aile ve çocuk sahibi olmak gibi konular üzerine yazıyor. Ancak bunun yanında yazdıklarına gerçekten çok şey katan bir yazar. Klasik konuları kendine özgü bir perspektifle sunuyor. Yurttaşı olan diğer yazarlar kadar karamsar olmasa da, kitaplarının tonunun alacakaranlığa daha yakın olduğunu belirtmeliyim. Ki bu da benim yazarlarda en çok sevdiğim özelliklerden biridir. Anlattığı konular ne kadar acı verse de, yazdığını okuyucusuna ince ince işleyen bir yazar. Avusturya edebiyatından daha önce birkaç okuma yapmıştım, ancak pek memnun kaldığım söylenemez. Okuduğum kitaplarda işlediği konularından tut anlatış şekillerine kadar bir çok şey beni kitaptan uzaklaştırmıştı. Belki de bu kitabı, tam tersi bir etki ile karşılaştığım için daha çok sevdim. Her neyse, şimdi bir arkadaşım aracılığıyla tekrar şans verdiğim için gerçekten çok mutluyum. Çok verimli ve güzel bir gün oldu benim için.
Buraya da bir kaç alıntı bırakmak istiyorum ama karakter sınırını aşmakta istemiyorum tabii.
“Derler ki insan hayatta ilk nasıl sevildiyse öyle sever. Her yerde okuyabilirsiniz. Bütün ikilem de bununla başlar zaten.”
(Sevmek dedikleri)
“Çocuk değil ki bu adam. Çocuk olsa her şeye katlanırsın çünkü onda her şey ileriye gider, ama her şeyin geriye gittiği böyle yaşlı bir adam?”
(Çıplak babalar)
“Erkek yıkar biliyor musun,
ama kadın yok eder.
Yıkılan şey tekrar inşa edilebilir…
Ama yok edilen şey yitip gitmiştir.”
(Ev,kadınlar,seks)
20/03/25
Atatürk hakkında hatıralar ve belgeler -
230 sayfa ☕️
Umumi türk tarihine giriş - 50 sayfa
Türkiye’nin etnik yapısı - 45 sayfa
Dil içgüdüsü - 100 sayfa
Dil içgüdüsü berbat bir çeviriye sahip mükemmel bir kitap.
İngilizcesinde ne dediğİngilizce bilmedikleri için) tahmin edemeyecek olan okurlar, Türkçe baskısındaki birçok hatadan dolayı birçok yeri anlayamayacaktır. Steven Pinker’ın dilin nasıl işlediğine dair oldukça ilginç ve anlaşılır bir kitabı. Pinker, dilin sadece öğrenilen bir şey olmadığını, aslında doğuştan gelen bir içgüdü olduğunu savunuyor. Yani, insanlar dil kullanmayı ve öğrenmeyi doğuştan biliyorlar, tıpkı yürümeyi öğrenmek gibi. Kitap, dilin evrimi, beynimizdeki rolü ve nasıl öğrendiğimiz gibi konuları bilimsel bir dille ama aynı zamanda oldukça eğlenceli bir şekilde ele alıyor. Pinker, dilin sadece kültürle ilgili bir şey değil, biyolojik bir süreç olduğunu anlatıyor. Eğer dil ve beyin üzerine kafa yormayı seviyorsanız, Dil İçgüdüsü gerçekten keyifli bir okuma olur!
(Eğer okuyacaksanız kendi dilinde okuyun.)
“Söz konusu yetenek dildir. Yalnızca ağzımızla oluşturabildiğimiz seslerle, birbirimizin zihninde yeni fikir oluşumları canlandırabileceğimizi biliyoruz.
Bu yetenek o kadar doğal ki ne denli bir mucize olduğunu unutma eğilimindeyiz.”
21/03/25
Suyu arayan adam - 40 sayfa
Peloponnessos savaşları - 120 sayfa
Atatürk hakkında hatıralar ve belgeler -
100 sayfa
Umumi türk tarihine giriş - 50 sayfa
Dil içgüdüsü - 100 sayfa
Üç perdelik cinayet - 100 sayfa ☕️
22/03/25
Suyu arayan adam - 20 sayfa
Peloponnessos savaşları - 60 sayfa
Umumi türk tarihine giriş - 50 sayfa
Dil içgüdüsü - 100 sayfa
Üç perdelik cinayet - 80 sayfa (bitti)
Atatürk hakkında hatıralar ve
belgeler - 236 sayfa (bitti)
Yok edici - 150 sayfa ☕️
23/03/25
Peloponnessos savaşları - 60 sayfa
Yok edici - 232 sayfa (bitti)
Dil içgüdüsü - 100 sayfa
Milli mücadele tarihi - 210 sayfa ☕️ (bitti)
24/03/2
Türkiye’nin etnik yapısı - 200 sayfa
Suyu arayan adam - 40 sayfa
Dil içgüdüsü - 90 sayfa
İnsan doğası; iktidara karşılık adalet -
71 sayfa ☕️ (bitti)
Diktatörlük sendromu - 100 sayfa ☕️
Frieren cilt 1 - 192 sayfa ☕️ (bitti)
Herkese şimdiden sevdikleriyle birlikte nice güzel sağlıklı bayramlar dilerim.💐
Şu 5 gün içerisinde yoğunluğumdan dolayı güncelleme giremedim, bitirdiğim kitaplar.
Diktatörlük sendromu
Devlete karşı toplum
İmparatorluktan cumhuriyete
Dil içgüdüsü
Frien cilt 2
29/03/25
Peloponnessos savaşları - 60 sayfa
Türkiye’nin etnik yapısı - 200 sayfa
All tomorrows - 30 sayfa ☕️
Atatürk (zafer toprak) - 200 sayfa ☕️
Demokrasi arayışında kent - 100 sayfa ☕️
02/04/25
All tomorrows - 30 sayfa
Demokrasi arayışında kent - 100 sayfa
Türkiye de demokrasi serüveni - 60 sayfa ☕️
Kadınsız inkılap - 336 sayfa ☕️ (bitti)
1m
14 beğeni
Yanıtla
—— Yanıtları gör (30)
mrzachariusit all starts here... 18.03.25 Salı 20 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London (düşük performans. yine oyunu fazla kaçırdım.…devamıit all starts here...
18.03.25 Salı
20 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
(düşük performans. yine oyunu fazla kaçırdım. suçluluk duygusu.)
19.03.25 Çarşamba
30 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
5 sayfa - “Bana Göre Hayatın Anlamı” by Jack London (Editorial Crimes, A Protest)
10 sayfa - “Silmarillion” by J. R. R. Tolkien (İlk Çağ)
(ortalama. gündem-dikkat dağınıklığı. but still, better.)
20.03.25 Perşembe
tam olarak 0 sayfa... (yarın 60’ı aşacağıma söz veriyorum.)
21.03.25
tekrardan 0 sayfa. (anlık gelişen protestolar sebebiyle ciddi bir bedensel ve zihinsel yorgunluk)
22.03.25
25 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
(geç uyanma ve gündem dolayısı ile.)
23.03.25
7 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
(tüm gün dışarıda olma durumu, gündem. hiç okumamış olmamak için yatmadan önce okunan kısa bir bölüm. yarın telafi edileceğine dair verilen söz.)
24.03.25
40 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
(daha iyi. öğleden sonra 4’te uyanılmasaydı daha fazla okunabilirdi.)
25.03.25
27 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
26.03.25
24 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
27.03.25
hiç sayfa..
28.03.25
hiç sayfa? (uyku düzeni vefatı.)
29.03.25
hiç sayfa.
30.03.25
hiç sayfa. (utancın zirvesi.)
31.03.25
16 sayfa - “John Barleycorn” by J. London
01.04.25
hiç sayfa.
02.04.25
12 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
03.04.25
20 sayfa - “John Barleycorn” by Jack London
(saat 13.00 itibarıyla.)
04.04.25
hiç sayfa
05.04.25
18 sayfa - John Barleycorn
(saat 20.30 itibarıyla.)
06.04.25
hiç sayfa.
07.04.25
hiç sayfa.
08.04.25
7 sayfa - John Barleycorn
09.04.25
5 sayfa - John Barleycorn
10.04.25
hiç sayfa.
11.04.25
hiç sayfa.
12.04.25
10 sayfa - John Barleycorn
(henüz)
mmusaTekrardan başlayalım yarışmaya 11 Mart Salı: 21 sayfa (gece yarısı kütüphanesi) 12 Mart Çarşamba: 28 sayfa
1m
2 beğeni
Yanıtla
—— Yanıtları gör (8)
_hafsa_Karakter aşımına uğradığım için yeni bir yorum giriyorum :”) 09/03/25 Kur-an’i Kerim Riyâzus-Sâlihîn Risale-i Nur (Mektubat - Ramazan Risalesi) Bakkhalar…devamıKarakter aşımına uğradığım için yeni bir yorum giriyorum :”)
09/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Risale-i Nur
(Mektubat - Ramazan Risalesi)
Bakkhalar - 84 sayfa ☕️ (bitti)
Dönüşen dünya (küresel
19. Yüzyıl tarihi) - 420 sayfa (bitti)
“Bir tarihçinin elindeki bilgi araçlarıyla, bir dönemin dinamiğini bütünlüklü olmayı hedefleyen bir şema halinde özetlemesinin mümkün olabildiğinden kuşkuluyum. Dünya sistemi teorisi, tarihsel materyalizm ya da sosyolojik evrimsekilik bunu başarabileceklerine inanabilirler. Tarihin işi açıklamalar sunmadan önce, değişimi betimlemek olduğu için, çok geçmeden inatla dışarıda kalanlara, kendi başına buyruk olanlara, bütünleştirilemeyenlere çarpar.”
15 günlük okuma serüvenimin ardından Dönüşen dünya isimli kitabı bitirdim.
Biraz daha uzun olmasını istediğim ama bilgi çokluğundan beynimin bulandığı bir kitaptı, ki merakı olanlar için kesinlikle doyurucu bir kitap.
Almanca’yı çok kaba bir dil olarak görürdüm, bu yüzden öğrenme isteğim hiç yoktu ancak yanılmışım tam olarak benim öğrenmem gereken dil, gördüğüm kadarıyla bir çok önemli kaynak almanca. Çok kapsamlı ve zengin bir dil. Tekrar kitaba gelecek olursam hem tematik, hem panoramik perspektifler sunan, hem zaman hem mekan vurgusu yapan bir tarih kitabı diye özetleyebilirim. Devrimlerin içeriğinden, endüstrinin incelenmesine, ırkçılıktan dine kadar bu yüzyılı ilgilendiren tüm kavramlar titizlikle incelenmiş.
İçeriğinde azımsanmayacak kadar bir çok bilginini altını çizmek durumunda kaldım, ne yazık ki doğruluğu beni şüpheye düşüren şeylerdi. 19. Yüzyıl tarihi hakkında yeni detaylar keşfetmek için ve beni şüpheye düşüren şeyleri daha detaylı bir araştırma yaparak netleştirmek için tekrar okuyacağım bir yapıt. Ayrıca Bu kitaba bir inceleme yazmam istenmişti
buradaki bir okur tarafından (kim olduğunu anımsamıyorum) ancak bir inceleme yazacak kadar yetkin değilim ne yazık ki, kendi okumak istiyordu ama sayfa sayısından ötürü ikilemdeydi umarım
bu bilgilendirme yazımı görürsünüz sevgili okur ve faydası olur.
Bakkhalar için söyleyeceğim tek şey bu kitabı çok sevdiğim ve buna değen bir kitap olduğu.
10/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Risale-i Nur
(Mektubat)
Suyu arayan adam - 36 sayfa
Kalplerin keşfi - 40 sayfa
Sofie’nin dünyası - 122 sayfa
Cereyanlar
(Türkiye’de siyasi ideolojiler) - 140 sayfa ☕️
11/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Risale-i Nur
(Mektubat)
Kalplerin keşfi - 24 sayfa
Sofie’nin dünyası - 140 sayfa
Cereyanlar
(Türkiye’de siyasi ideolojiler) - 95 sayfa
Arkeolojinin kısa tarihi - 98 sayfa ☕️
12/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Kalplerin keşfi - 24 sayfa
Sofie’nin dünyası - 100 sayfa
Arkeolojinin kısa tarihi - 96 sayfa
Retorik - 100 sayfa ☕️
13/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Risale-i Nur
Arkeolojinin kısa tarihi - 96 sayfa
Sofie’nin dünyası - 100 sayfa
Retorik - 138 sayfa (bitti)
Zaman kavramı - 20 sayfa ☕️
14/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Arkeolojinin kısa tarihi -101 sayfa
Cereyanlar - 101 sayfa
Umumi türk tarihine giriş - 98 sayfa ☕️
Suyu arayan adam - 20 sayfa
Sofie’nin dünyası - 20 sayfa
16/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Umumi türk tarihine giriş - 200 sayfa
Sofie’nin dünyası - 50 sayfa
Cereyanlar - 50 sayfa
17/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Risale-i Nur
Umumi türk tarihine giriş - 400 sayfa
Sofie’nin dünyası - 50 sayfa
Cereyanlar - 50 sayfa
Arkeolojinin kısa tarihi -101 sayfa
Geceye övgü - 104 sayfa ☕️ (bitti)
Peloponnessos savaşları - 120 sayfa ☕️
1m
13 beğeni
Yanıtla
—— Yanıtları gör (19)
marti3 Mart deyip başlayayım mı ben de 🍉 Hasbüyü - 80 sayfa 4 Mart Hasbüyü - 75 sayfa 5 Mart…devamı3 Mart deyip başlayayım mı ben de 🍉
Hasbüyü - 80 sayfa
4 Mart
Hasbüyü - 75 sayfa
5 Mart
Hasbüyü - 35 sayfa
6 Mart
Çıplak şölen - 45 sayfa
11 Mart
Hasbüyü - 90 sayfa
12 Mart
Hasbüyü - 20 sayfa
13 Mart
Çıplak sölen - 13 sayfa
Bu kitabı okurken bu kadar zorlanacağımı asla kestirememiştim.
Suç ve ceza - 30 sayfa
16 Mart
Suç ve ceza - 20 sayfa
17 Mart
Geriye uçan yaban ördekleri - 28 sayfa
18 Mart
Geriye uçan yaban ördekleri - 30 sayfa
Suç ve ceza - 48 sayfa
19 Mart
Geriye uçan yaban ördekleri - 24 sayfa
Suç ve ceza - 110 sayfa
20 Mart
All tomorrows - 17 sayfa
Alternatif evrimi konu alan kitaplara bayılmama rağmen okuduğum çoğu kitabı çok başarısız bulmuş biri olarak, bu kitaba bayıldım. Üstüne üstlük 2006 yılında bir Türk tarafından yazılmış olması da ayrı gurur verici. Tarih kitabı gibi başlayıp öyle devam eden, şahsen benim kafamda olmaz dediklerimi oldurtan, içinde bulunan uzaylı illüstrasyonlarıyla beni büyüleyen inanılmaz bir yapıt. Şahsen içerisinde belki de koca bir evreni konu alacak kadar malzeme bulundurmasına rağmen kısa ve dolu dolu bir hikâye sunuşunu da çok cesaret verici buluyorum. Henüz başında olduğum için hikaye konusunda yorum yapmam çok doğru olmaz, ilerleyen sayfalarda görüşeceğiz.
Suç ve ceza - 90 sayfa ardından bitti.
Geriye uçan yaban ördekleri - 20 sayfa
Tom Robbins'in hafif meşrep bir adam olduğunu ve bunun kendisine cuk oturduğunu düşünüyorum.
21 Mart
All tomorrows - 5 sayfa
yüzüklerin efendisi kralın dönüşü - 61 sayfa
Çıplak şölen - 50 sayfa
Bu kitap birazcık rastgele bir şehirde; rastgele insanların, rastgele anlarını kameraya alan bir kameraya benziyor? Bilmiyorum ortada bir olay örgüsü olmadığı için bağ kurması inanılmaz zor bir kitap. Bir yandan da asla içlerinden biri olamayacağım "yeraltı" insanlarının içine girmek için mükemmel de bir fırsat. Sayfalar ilerledikçe okumaya daha çok alışacağımı düşünüyorum 🪰
22 Mart
All tomorrows - 19 sayfa
Tüm insanların içinde bulunan birtakım korkular vardır, bahsedilince herkesin içinde az çok huzursuzluk oluşturan. All tomorrows içimdeki kozmik korkuyu tetikliyor, okurken geriliyorum çünkü aslında o kadar uzak bir senaryodan bahsetmiyor da milyonlarca yıl önce yaşamış insanlardan dem vuruyor. Çok uzak gezegenlerdeki atalarımın kan donduran tarihini okuyor gibiyim, korkunç.
Yüzüklerin efendisi kralın dönüşü - 60 sayfa
Çıplak şölen - 40 sayfa
Geriye uçan yaban ördekleri - 44 sayfa
23 Mart
Geriye uçan yaban ördekleri - 40 sayfa
25 Mart
Çıplak şölen - 80 sayfa
1m
5 beğeni
Yanıtla
—— Yanıtları gör (22)
_hafsa_01/03/25 Suyu arayan adam - 39 sayfa Kötülüğün sıradanlığı -59 sayfa Dönüşen dünya (küresel 19. Yüzyıl tarihi) - 29 sayfa…devamı01/03/25
Suyu arayan adam - 39 sayfa
Kötülüğün sıradanlığı -59 sayfa
Dönüşen dünya (küresel
19. Yüzyıl tarihi) - 29 sayfa
02/03/25
Kötülüğün sıradanlığı - 50 sayfa
Dönüşen dünya - 99 sayfa
Zettel - 101 sayfa ☕️
Suyu arayan adam - 45 sayfa
Zettel (Almanca: "Notlar"), Wittgenstein’ın hayatının son yıllarında yazdığı kısa notlar ve düşünceler koleksiyonudur.
03/03/25
Dönüşen dünya - 4 sayfa
Bozkır imparatorluğu- 163 sayfa
Zettel - 98 sayfa (bitti)
Kedi ve ölüm - 25 sayfa ☕️
04/03/25
Dönüşen dünya - 150 sayfa
Kötülüğün sıradanlığı - 38 sayfa
Yaşamın ucuna yolculuk - 30 sayfa ☕️
Kedi ve ölüm - 103 sayfa (bitti)
"Belki de yaşlanmak denilen şey, insanın yıllarca önce gözyaşı döktüğü dakikaları hatırlarken bir çeşit utangaçlık duymasından başka bir şey değildir."
Vüs'at O. Bener'in kardeşi, kıymetli Erhan Bener'in pek güzel bir romanıdır. Kitabın ilk ismi "Ara Kapı"dır, yaşamla ölüm arasında bir yer anlamına gelir. Daha sonra Fransızlar, kitabı "Kedi ve Ölüm" olarak basmışlar. "Kedi", ölümün bir diğer adıdır. Romanda, son üç aylık ömrü kalan Zahit'in anlamsızca geçen yaşamını sorgulamasını okudum, oldukça akıcı ve vurucu bir eser. Bener ailesi, dil konusunda genetik anlamda gerçekten büyük bir yeteneğe sahip.
Vüs’at Bener’in bir kaç kitabını öncelerde okumuştum, ancak Erhan Bener’in okuduğum ilk kitabı ve sonuca bakacak olursam sonda olmayacak.
05/03/25
Dönüşen dünya - 30 sayfa
Yaşamın ucuna yolculuk - 103 sayfa (bitti)
Kötülüğün sıradanlığı - 70 sayfa
İlk üç dakika - 30 sayfa
Kalplerin keşfi - 22 sayfa ☕️
06/03/25
Kötülüğün sıradanlığı - 125 sayfa (bitti)
Kötülüğün şeffaflığı - 55 sayfa ☕️
Kalplerin keşfi - 69 sayfa
Dönüşen dünya - 13 sayfa
07/03/25
Kötülüğün şeffaflığı - 121 sayfa (bitti)
Suyu arayan adam - 45 sayfa
Kalplerin keşfi - 24 sayfa
Sofist - 70 sayfa ☕️
08/03/25
Kur-an’i Kerim
Riyâzus-Sâlihîn
Risale-i Nur
(Mektubat - Ramazan Risalesi)
Sofist -64 sayfa (bitti)
Kalplerin keşfi - 40 sayfa
Dönüşen dünya - 130 sayfa
Sofie’nin dünyası - 122 sayfa ☕️
“Bir sofistin işi, sadece kelimelerle uğraşmak değildir; aksine, ruhu eğitmek ve ona doğru düşünmeyi öğretmektir.”
“Sofist”, Platon’un insan aklının ve düşüncesinin sınırlarını nasıl zorladığını gösteren harika bir eser. Kitap, bir yandan oldukça soyut felsefi kavramlarla dolu olsa da, okurken insanın kendi düşünce dünyasını sorgulamasına neden oluyor. Özellikle, sofistlerin gerçek bilgiye ulaşamamaları ve halkı yanıltıcı bir şekilde yönlendirmeleri üzerine yapılan tartışmalar, bana insan doğasının ve toplumların nasıl kolayca yanıltılabileceğini düşündürdü. Platon, kelimeler ve kavramlar üzerinden gerçeği bulma çabasında çok derin bir yola çıkıyor ve bu yolculuk bazen kafa karıştırıcı, bazen de oldukça aydınlatıcı olabiliyor.
Kitabın en dikkat çekici kısmı, gerçeği arama noktasındaki insanın zaaflarını çok net bir şekilde ortaya koyması. Sofistlerin dünyasında, ikna gücü ile gerçek bilgi arasındaki farkları keşfetmek, bana insanlığın tarih boyunca sıklıkla gerçeği değil, daha çok hoşumuza giden şeyleri kabul ettiğini hatırlattı. Platon'un eserinde, aslında doğruyu bulmanın ne kadar zor ve dikkatli bir süreç olduğunu kavradım.
Kişisel olarak, “Sofist” beni düşünmeye sevk etti ve çağımızda bile sofistlerin nasıl etkili olabildiğini görmek, kitabın hala geçerliliğini koruduğunu gösteriyor. Yani, Platon’un öngörüleri gerçekten zamanın ötesindeydi ve bu kitap bana sadece felsefi bir eser olmanın ötesinde, modern dünyayı anlamak için de bir araç oldu.
(Geç görmüş olsam da bu süre zarfında ne kadar okuyabildiğimi görmek adına iyi bir fırsat oldu, yarışmanın kurucusuna teşekkürler, katılımcılara keyifli ve verimli okumalar dilerim)
1m
15 beğeni
Yanıtla
—— Yanıtları gör (24)
davinciEfem bir dakika ders notunu sayabildiğimizi bilmiyordum
1m
5 beğeni
Yanıtla
—— Yanıtları gör (10)
hmmmmmân i'tibâriyle yarışmanın günlük rekorunu hafsa hanımefendi kırmış bulunmakda efem. yarışmanın yeni günlük rekoru: 825 (bi' önceki 671 sahife ile…devamıân i'tibâriyle yarışmanın günlük rekorunu hafsa hanımefendi kırmış bulunmakda efem. yarışmanın yeni günlük rekoru: 825
(bi' önceki 671 sahife ile hımmmmm'a âiddi.)